PANCAR PÜRESİ EŞLİĞİNDE MANTAR SOSLU KÖFTE

Daha yeni fırına köfte koymuştum ki aklıma geldi kursta yaptığımız enfes köfteler...

Eşim mantar sevmediği için yapamadım bu gün, ama en kısa zamanda muhtemelen mantar seven arkadaşlarımla birlikte yapıp yemeyi düşünüyorum.Özellikle mantar sosu bir harikaydı, parmaklarımızı yedik desem yeridir.

Ehh benim fırındaki köfte- patatesim de hiç fena olmamıştı yani:) hem hafif hem lezzetliydi :))

Ama favorim şimdi tarifini vereceğim köfte...

MALZEMESİ:

Köfte Malzemeleri:

500 gr. kıyma

1 kuru soğan

1 diş sarmısak

2 yemek kaşığı dereotu

2 yemek kaşığı maydanoz

1 yemek kaşığı galeta unu

1 yumurta

tuz, karabiber

Mantar Sos İçin:

300 gr. mantar

1 kuru soğan

3 yemek kaşığı un

1 yemek kaşığı tereyağ

2 su bardağı süt

tuz, karabiber

Pancar Püresi İçin:

2 büyük kırmızı pancar

1 çay kaşığı tuz

biraz sıvıyağ

YAPILIŞI:

Köfte için soğan çok ince kıyılır, diğer köftelik malzemeler eklenip yoğrulur.

Ceviz büyüklüğünde kopartılıp, yuvarlak yassı köfteler yapılır.

Çok az yağda önlü arkalı kızartılır.

Küçük bir tencerede soğan yemeklik doğranır, tereyağda kavrulur.

Un ilave edilip biraz daha kavrulur.İnce doğranan mantarlarda eklenip soteleneir.

Sütü ilave edilir, koyulaşan dek pişirilir.

Tuz ve biberi eklen,ip altı kapatılır.

Pancarlar suda haşlanır, blenderdan çekilir, tuz ve yağla karıştırılır.

Pişen köfteler servis tabağına alınıp üzerine mantar sos dökülüp pancar püresi yanına konulup servis yapılır.

Kursta her hafta bir arkadaş alışverişte görevli oluyor,bu köftenin yapılacağı haftanın listesinde pancarı gören  Demet arkadaşım --ben pazardan alırım pancarları daha güzel olur marketlerde pek bulunmaz dedi.

Ve sonunda beklenen hafta geldi, ama bizim pancarların yerinde yeller esiyor, onun yerine kocaman kocaman mor lahanalar var.

Meğer arkadaş pancar alacağını unutmuş aklında lahanalar kalmış ve pazardan onları almış bir de diyor ki --- ya ama pazarda sadece birkaç tezgahta vardı mor lahanalar onları bile çok aradım :)))

Bu leziz köfteler Demet'in şaheseridir  onu söylemeden de geçemeyeceğim...

Ellerine sağlık arkadaşım...

Markette de kırmızı pancar bulamayınca mecburen pancar turşusu alındı, aklınızda bulunsun pancar bulamadığınızda turşuzusn da kullanabilirsiniz.

Mantar sos gerçekten çok lezzetli zaten o enfes tadı veren de o.

Dilerseniz makarnalarda da kullanabilirsiniz sos olarak.

O kadar bol miktarda lahana varken değerlendirmek lazım :))

Tarifi için buraya tıklayabilirsiniz.

BLOGGER YİNE YAPTI YAPACAĞINI!

Blogger artık sıkmaya başladı, önce digitürk yüzünden  kapanması, sonra kumanda paneline erişimin engellenmesi, yorumların postların uçup gitmesi birkaç gün sonra gelmesi ve son olarak ta şu anda izleyici gadgetinin ortalar da görünmemesi...
Neler oluyor, haa yine bir düzenleme falan yapılıyorsa niye büyük bir çoğunluk görünebiliyorken ben ve benim gibi birkaç arkadaşınkiler görünmüyor. Hani benden kaynaklanıyor desem bloguma çarşambadan beri dokunmadım ne tasarımına ne de düzenlemesine baktım, yorumları cepten onayladım ve cevap yazdım, şimdi bir post girmek için açtım ki hoooppp izleyici gadgeti yok.
Bu işin sonu nereye varacak çook merak etmeye başladım...

ÇİÇEK BÖREK

Yemek kursumuzun son haftasında birbirinden lezzetli yiyecekler hazırladık.

Aslında kursun geçen haftalarından bir çok tarif var yayımlanmayı bekleyen.Ama ben içlerinden en özel olanlarını seçtim ve önceliği onlara veriyorum :) 

Çiçek börek de bunlardan biri...

Diğer lezzetleri şöyle isim olarak sayarsak türkmen mantısı,pancar eşliğinde mantar soslu köfte,

osmanlı saray helvası,toygo çorbası,mardin güveci bunlardan birkaçı...

Şimdi çiçek böreğinin tarifini vereceğim ama biraz karışık bulabilirsiniz tarifi, o yüzden fotografladım, umarım yardımcı olabilirim.

MALZEMESİ:

Hamur İçin:

1 paket yaş maya

2 su bardağı ılık süt

1 çay bardağı ılık su

yarım su bardağı sıvıyağ

2 yumurta (1 sarı üzerine )

1 tatlı kaşığı toz şeker

1,5 tatlı kaşığı tuz

Arasına:

100 gr. tereyağ

Üzerine:

1 yumurtanın sarısı

haşhaş

YAPILIŞI:

Toz şeker ve maya ılık suda kabartılır.

Kalan hamur malzemeleri eklenip ele yapışmayan bir hamur mayalanır.

30 dk. bekletilir.

Mayalanan hamurdan 6 tane portakal büyüklüğünde, 5 tane yumurta büyüklüğünde beze yapılır.

Büyük hamurlardan 5 tanesi pasta tabağı büyüklüğünde açılır, aralarına erimiş tereyağ sürülür, üst üste dizilir.

Küçük bezelere de aynı işlem uygulanır.

Üst üste konulmuş büyük bezeler 30 cm'lik tepsi boyutunda açılır.

Yağlanmış tepsiye konulur.

Tepsinin kenarlarına getirmeden, önce 4'e 

sonra 8'e bölünür.

Uçları fotoğrafta görüldüğü gibi geriye kıvrılır.

Küçük bezelerde tepsinin ortası büyüklüğünde açılır, yine 8'e bölünür

Küçük hamurlarda geriye doğru kıvrılır.

Büyük hamurlardan ayrılan bir beze haşhaşa bulanır.

Tepsinin tam ortasına konulur.

20-25 dakika mayalandırılır.

Üzerine yumurta sarısı sürülüp 180 derecede kızarana kadar pişirilir.

• bu tarifi tam 30 cm lik tepsiye uygulamanızı öneririm, bizim kursta yaptığımızda tepsi birkaç cm. küçük geldi ve daha kalın oldu,
• arasına arzuya göre ezilmiş haşhaş veya tahin+ şeker sürebilirsiniz, başka bir malzemeyle olmaz,
• tepsiye koyduğunuz böreklerin de üzerini erimiş tereyağıyla yağlamayı unutmayın, bizimki yapılırken unutulmuş.

ARNAVUT BÖREĞİ

Yaklaşık olarak 11-12 yıl önce tanıştık arnavut böreğiyle.

Biz o zamanlar İhlas yuvada oturuyorduk, sevgili komşumuz Asiye teyzenin görümcesi (hala derdik biz de) yapardı, öyle lezzetli olurdu ki parmaklarımızı yerdik.

Bazen patlıcanlısını bazen de pırasalısını yapardı her ikiside çok güzel olurdu.

İhlas yuvada bir katta dört tane daire vardır. İkisi doğuya ikisi batıya bakar. Bunların börekle ne alakası var diyeceksiniz, haklısınız ama çook alakası  var :))

Bizim ev doğu Asiye teyzenin evi batı yönündeydi, yani bizim ev sabah güneşinde kavrulduğunda Asiye teyzenin evi püfür püfür eserdi.Öğleden sonraları ise tam tersi olurdu.

İşte böyle çok sıcak bir yaz sabahında Asiye teyzenin koridorunda sofra bezleri serildi, hamur sofrası ortaya getirildi ve hala başladı arnavut böreğini yapmaya.

Hamur resmen dans ediyordu elinde, yufkaları yapıp havaya fırlatılıyor onlarla oynuyordu,ustalık bu olsa gerek, ben ise hayran hayran seyrediyordum.

Hiç unutmuyorum o günü Betül abla --- hala birgün sonunda tavana yapıştıracaksın hamuru, demişti. Çok gülmüştük:))Asiye teyzenin serin evinde arnavut böreği yapılmış pişirilmiş sıcak bastırınca da bizim eve geçip serin balkonumuzda bir tepsi böreği hapur hupur yemiştik.

Ne günlerdi yaa...Ağlıyacağım şimdi...

Geçtiğimiz haftalarda yemek kursunda Ferahnaz hoca arnavut böreği yapacağız deyince yine çok sevindim ve tabiiki bilin bakalım kim yaptı :) bildiniz evet benn :)) peki kiminle birlikte :) yine bildiniz Demet'le :))

Bu fırsat her zaman ele gelmezdi tabi, yakın çevremde Arnavut kimse yok, bir daha da halayı görürmüyüm bilemiyorum, yıllar oldu görmeli yanlış hatırlamıyorsam nişanlıydım en son onu gördüğümde. Yani anlayacağınız bana öğretecek, gösterecek kimse yok. 

Yalnız çok üzgünüm ben yoğurmada ve açmada vazifeli olduğum için yapım aşamalarının fotoğraflarını çekemedim.

Bir ara yaparsam o zaman bütün yapım aşamalarını fotoğraflayacağım söz...

  

MALZEMESİ:

Hamur için:

Un, Su, Tuz

1 paket margarin veya tereyağ

İç malzemesi:

1 kg. pırasa

2 kuru soğan

tuz, karabiber

YAPILIŞI:

Pırasa ve soğan ince ince kıyılır.

Çok az sıvıyağda kavrulur, baharatlar eklenip ılımaya bırakılır.

Un, tuz ve ılık su ile hamur yoğurulur.

16 bezeye ayrılır, 10 dakika dinlendirilir.

Bezeler pasta tabağı büyüklüğünde açılır aralarına erimiş ve ılımış yağ sürülerek 8'er katlı olmak üzere iki grup yapılır.

10 dakika dinlendirilir.

Birinci hamur katı tepsi büyüklüğünden biraz daha büyük açılır, yağlanmış tepsiye kenarları dışarıda olacak şekilde konulur.

Pırasalı harç üzerine yayılır, diğer 8li hamurda açılıp üzerine yerleştirilir.

Alttaki hamur üsttekinin kenarlarını kapatacak şekilde kıvrılır.

170 ısılı fırında kızarana dek pişirilir.

Fırından çıkar çıkmaz üzerine *yağlı su sürülür, üzeri kapatılır dinlendirilir, daha sonra servis yapılır.

• artan margarin veya tereyağına biraz su ilave edilerek üzerine sürülür.

BAHAR TATLISI

Yapması pratik, tadı çok güzel ve tam da yaza özel hafif bir tatlı.

Yanında bir top dondurmayla ohhh deymeyin keyfime:))

Yemek kursunda  arkadaşlarımızın yaptığı hafif lezzet.

O gün çilekli yapıldı, siz dileğiniz malzemeyi kullanabilirsiniz.

Yazın şeftali vs. kışın portakal vs. gibi.

MALZEMESİ:

Muhallebi için:

1 lt. süt

10 yemek kaşığı toz şeker

4 tepeleme yemek kaşığı pirinç unu

3 yemek kaşığı hindistan cevizi

4 yemek kaşığı çekilmiş fındık içi

1 vanilya

Üzeri için:

1,5 su bardağı çilek püresi

3 yemek kaşığı toz şeker

1 yemek kaşığı nişasta

1,5 su bardağı süt

YAPILIŞI:

Vanilya hariç tüm muhallebi malzemeleri kısık ateşte kıvam alana dek pişirilir.

Servis bardaklarını üçte ikisine doldurulur ve soğumaya bırakılır.

Küçük bir tencerede çilek püresi, süt, şeker ve nişasta karıştırılıp pişirilir.

Ilıyınca bardaktaki tatlıların üzerine paylaştırılır.

Buzdolabında birkaç saat bekletilir ve taze çileklerle süslenip servis yapılır.

                            daha pratik ama tam yaza özel başka bir lezzet daha isterseniz buradaki yaz kupuna bakabilirsiniz...

SONUNDA BUTİGO AÇILDI

Ayakkabı tutkunlarının merakla beklediği butigo sonunda açıldı.

Siz de sadece sizin tarzınıza uygun ayakkabıları görmek ve satın almak istiyorsanız hiç durmayın.

Ünlü modacıların tasarladığı bu ayakkabıları üstelik çok uygun fiyatlara alabilecekseniz veee kargo ücreti ödemeden birkaç günde elinizde olacak.

Üye olarak daha uygun fiyatlara sahip olmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.

Şimdiden keyifli alışverişler dilerim...

İÇLİ KÖFTE

Yine yemek kursumuzdan muhteşem bir lezzet geliyor.

Sanırım içli köfteyi sevmeyen yoktur, ben çok seviyorum yerken kendimi kaybediyorum.

Tıpkı yaptığım gün kendimi kaybetmem gibi...

Yemek kursunda içli köfte yapacağımızı öğrendiğim de heyecandan yerimde duramadım,bir haftanın çabucak geçmesini istedim.

Sonunda beklediğim gün geldi, alışverişler yapıldı, tarifler yazıldı Ferahnaz hoca kim neyi yapmak istiyor diye sorunca ben tabii ki içli köfteyi seçtim :)

Yapışık arkadaşım Demet'le :)) ( biz genelde tarifleri onunla birlikte yapıyoruz kursa başladğım ilk günden beri ) başladık önce hamurunu yoğurmaya.

Aman Allahım ne kadar zormuş meğer onun dışını yoğurmak, yoğur babam yoğur bir  türlü şekil alacak gibi olmuyor.

Malzemeyi ikiye ayırdık rahat yoğurabilmek için 2 arkadaş karşılıklı yoğuruyoruz 2 arkadaş tepsilerimizi tutuyor çünki hızımızı alamıyoruz tepsiler çarpışıyor ortadaki su dökülüyor :))

Diğer bir arkadaşsa dönüşümlü olarak elimizden alıp o yoğuruyor birimiz dinleniyor.

İşte böyle 5 kişi içli köfte yaptık...

Ben kendimi öyle bir kaptırmışım ki  bir an göğsümde bir baskı hissettim. Bildiğiniz gibi daha önce kalbimden küçük bir operasyon geçirmiştim, bilmeyenler için buraya tık tık. Hala dr. kontrolündeyim.

Sağolsun Ayşegül abla hemen müdale etti uzun süre benimle ilgilendi...

Neyse işte içli köfte uğruna sağlığımdan oluyordum, ama bir lezzetli olmuş bir lezzetli olmuş sormayın gitsin.Hıımmmm parmaklarımı yedim :))

İşte uğruna hastanelik olduğum içli köftem:

MALZEMESİ:

1 kg. ince köftelik bulgur

1 su bardağı irmik

1 yumurta

1 su bardağı un

tuz

1 yemek kaşığı biber salçası

İç Malzemesi:

1 kg. kuru soğan

500 gr. kıyma

yarım paket margarin veya tereyağ

1 su bardağı ceviziçi

tuz, karabiber

YAPILIŞI:

Soğan yemeklik doğranır, tereyağ ve kıyma eklenip suyunu çekene dek kavrulur.

Baharatlar ve ceviziçi ilave edilip soğutulur. ( akşamdan hazırlanır, donuk olacak.)

Bulgur ve irmik karıştırılır.Tuz ve salça eklenir.

Sıcak su dökülüp 10-15 dakika bekletilir.

Yumurta ve un eklenir.Karıştırılır.

Soğuk su ilavesiyle bulgur, hamur gibi olana dek yoğrulur.

Limon büyüklüğünde kopartılıp, yuvarlanır.

Parmak yardımıyla içi oyulur.

Kıymalı harçtan konulup ağzı kapatılır.

Büyük bir tencereye su ve yarım limon suyu konulup tuz eklenir,kaynayınca köfteler atılır.

Su yüzeyine çıkan köfteler alınıp üzerine kızdırılmış tereyağ dökülüp servis yapılır.

• eğer kızartmak isterseniz yine haşlayıp sonra bol kızgın sıvıyağda kızartabilirsiniz.

sonrada ham hum mideye afiyetle indirilir  :))

2 AYRI TAVUKLU SALATA

Yemek kursundan iki yeni tavuklu salata tarifi geliyor,
Biri tavuklu papatya salatası, 22 nisandaki kurstan.
Diğeri ise bu hafta yaptığımız mantarlı tavuk salata.

Bu tavuklu papatya salatası, yani üst süslemesi papatya oluyor.

Mümkünse süssüz alayım canım çünkü o gördüğünüz papatyalar yumurtadan yapılıyor.

Alt tavuklu kısmı çok güzel ama üstü için aynı şeyi söylemem mümkün değil.

Kusuruma bakmayın ama yumurtayı yiyemediğim için bu kadar kesin konuşuyorum, Ferahnaz hocanın bize yazdırdığı orijinal tarifi vereceğim size.Ben şahsen yumurta falan koymayacağım, bırakayım benimkisi papatyasız olsun, siz nasıl isterseniz yapabilirsiniz.

Tavuklu Papatya Salatası için 

MALZEMELER:

12 adet tost ekmeği

1 tavuk göğsü

1 iri but

5 su bardağı yoğurt

5 yemek kaşığı mayonez

tuz

2 diş sarımsak

1 demet maydanoz

5 adet yumurta

YAPILIŞI:

Tavuk etleri haşlanıp didiklenir.

Yumurtalar haşlanıp sarı ve beyazları ayrılıp ince ince doğranır.

Tost ekmeği dilimleri küp küp doğranıp yoğurt, mayonez, sarmısak, rendesi karışımının içine atılır.(1 su bardağı yoğurt ekmekler atılmadan ayrılır)

Borcama ıslak ekmekler yerleştirilir.

Tavuk etleri üstüne konulur.

Ayrılan yoğurt üzerine dökülür.

İnce kıyılan maydanozlar üzerlerine serpiştirilir,maydanozların üzerine yumurtalar papatya şekli verilerek süslenir.

İkinci lezzetimiz ise mantarlı tavuk salata.

Cuma günü yemek kursunda yaptığımız salatamız.

Tadı güzeldi, mantar sevmeyen arkadaşlar için bir miktar mantarsız ayırdık.

Bu salatamızın özelliği ise kalıba boşaltılıp ters çevrilmesiymiş.

Eğer verdiğim tam ölçülerle bu salatayı yapacaksanız yoğurdu az geliyor benden hatırlatması.

Mantarlı tavuk salatası için 

MALZEMELER:

2 tavuk but

2 tavuk göğsü

1 paket mantar

200 gr. kornişon turşu

1 su bardağı ceviziçi

1/2 demet maydanoz veya dereotu

8 yemek kaşığı süzme yoğurt

2 yemek kaşığı mayonez

3 diş sarımsak

tuz, kırmızı pul biber

YAPILIŞI:

Tavuk etleri haşlanır, küçük küçük didiklenir,yoğurt, mayonez ve ezilmiş sarmısakla karıştırılır.

Mantarlar doğranır ve kendi suyuyla haşlanır.

Kalan malzemeler ince ince doğranır hepsi tavuk etiyle karıştırılır.

Az yağlanmış kek kalıbına boşaltılır.

1-2 saat buzdolabında bekletilir.

Servis tabağına ters çevrilerek servis yapılır.

KAYBOLAN YORUMLAR ve PEYNİRLİ PAZI SARMA

Blogger daki  bakım nedeniyle baştan son postlarımız kayboldu, sonra geri geldi ama bu sefer de yorumlar uçup gitti.Twitterda yorumları geri getirmeye uğraştıklarını ve haftasonuna kadar düzelebileceği açıklamasını yapmışlar.İnşallah deyip bekliyoruz artık.Ama artık bloggerın da suyu ısındı, zaten digitürk yüzünden iyice gerildik, şimdi ise bakım nedeniyle kumanda panelimize erişemememiz, postlarımızın kaybolması, sonra geri gelmesi, birden yorumların kaybolması ve hala geri gelmemesi ve bunların bakım nedeni ile diye açıklamaları.Ne yapmaya çalışıyorlar anlamadım...

Neyse bu tatsız meseleleri bir yana bırakayım, size müthiş bir lezzet tanıtacağım.

Eğer hala denemediyseniz mutlaka yapın,vazgeçemeyeceksiniz emin olun :)

Peynirli pazı sarmasını yemek kursunda yaptık, o kadar lezzetli oldu ki parmaklarımızı yedik.

Çok farklı bir lezzet, bir o kadar da lezzetli...

Pazarda pazı aradım geçen hafta, ben geç gidince kalmamış maalesef alamadım, ama aklımda perşembeye kadar marketten alıp yapayım diyorum tabi tazesini bulursam.Genelde kart kart oluyor marketlerdeki sebzeler.

Sarılmayan küçük pazı yapraklarını ve saplarını da bol soğan ve domatesle kavurduk onları da afiyetle mideye indirdik.

Hadi şimdi tarifine geçelim:

MALZEMESİ:

1 kg. pazı

150 gr. ince bulgur

350 gr. beyaz peynir

1 adet kuru soğan

1/2 demet taze nane

1/2 demet  reyhan

50 gr. domates püresi (veya 1 kaşık salça )

3 adet domates 

3 adet sarmısak

tuz, karabiber

yoğurt

YAPILIŞI:

Pazı yaprakları ayıklanıp, yıkanıp  sıcak suda 4-5 dakika bekletilir.

Soğan yemeklik doğranır.Naneler ve reyhanlar yıkanıp ince kıyılır.

Peynir, bulgur, soğan, nane, karabiber  ve tuz  karıştırılır.

Pazı yaprakları sarılır.

Sarmalar fırın kabına yerleştirilir.

Domatesler küp küp doğranır, domates püresi (veya salça) ve zeytinyağı karıştırılıp  üstüne dökülür.

175 derecede pişirilir.

Üzerine sarmısaklı yoğurt dökülüp servis yapılır.

Sonrada afiyetle misss gibi mideye indirilir :))

BLOGGER DA NELER OLUYOR, BİRİ LÜTFEN AÇIKLASIN!!!

Ne olduğunu anlayan varsa beri gelsin!

Dün akşam bir post hazırladım hatta gerek twitter da gerekse facebookta paylaşmıştım, aradan birkaç dakika geçip cebime yorum geldiğinin maili gelince kumanda paneline dönüş yaptım, ama birde ne göreyim blogger kumanda paneli görüntülenemiyor.Cebimden, ipadden heryerden açmaya çalıştım bir türlü olmadı, açılmadı. bunun üstüne bir de bu gün son post olarak 2 gün önce yayınladığım perde pilavı vardı, semizotlu bulgur salatasının yerinde yeller esiyordu, kumanda paneline ancak yeni giriş yapabildim, baktım yayımlanmış üstelik birkaç arkadaşımın da yorumladığı semizotlu bulgur salatası, kayıtları düzenleme klasöründe planlanmış olarak görünüyordu, üstelik te 12 mayısa :)) ya güler misin ağlar mısın, yorumlar gitti, dün gündüz yayınlanmış post yeni yayınlanıyor, üstelik te dün gece o kadar emek vererek yazdığım postun yerinde yeller esiyor...

Bir cevap bekliyorum bloggerda neler oluyor...

OSMANLI ÇORBASI

22 nisandaki yemek kursunda yapılan çorbamız.

Görüntü olarak pek iştah açıcı görünmesede çok lezzetli ve besleyici bir çorbaydı.

Yapan arkadaşların ellerine sağlık...

O günkü menümüz:

OSMANLI ÇORBASI

PEYNİRLİ PAZI SARMA

TAVUKLU PAPATYA SALATASI

KIYMALI PİDE

KURABİYE PETİTO

Osmanlı çorbamızın malzemesi ise şöyle:

150 gr. kemiksiz kuzu kuşbaşı

12 adet mantar

1 su bardağı kıyılmış ıspanak

1 yemek  kaşığı un

1 yemek kaşığı salça

2 yemek kaşığı tereyağ

2-3 adet taze soğan

tuz

YAPILIŞI:

Etler küçük küçük doğranıp haşlanır, yağın yarısı ile kavrulur.

Başka bir tencerede kalan yağ ile kıyılmış mantar ve ıspanak suyunu çekene dek pişirilir.

Un ve salça karıştırılır, ılık su ile ezilir, sebzelere katılır.

Etler ve et suyu eklenip 20-25 dakika pişirilir.

Tuzu ve suyu kontrol edilir.

Taze soğan ince kıyılıp çorbanın üzerine dökülüp servis yapılır.

• mantarlar ayrı bir yerde kavrulup, ıspanaklar suyunu çektikten ve blenderdan geçirildikten sonra mantarlar eklenirse bence daha güzel bir görünüm olabilir. 

SEMİZOTLU BULGUR SALATASI

Tam da semizotu mevsimindeyken çok lezzetli bir salata tarifi geliyor yemek kursumuzdan.

Benim gibi semizotunu çiğ olarak çok seviyorsanız tam size göre.

Ben çiğ seviyorum çünki semizotunun yemeğini yaptığım zaman hem vitaminin gittiğini düşünüyoruum, hem de tadı biraz buruk oluyor işte o tadı sevmiyorum.

Eşim ise tam tersi yemeğini daha çok seviyor, ben de bir bağ aldığım semizotunu ikimizin sevdiği şekilde yapıyorum hem eşim yiyor hem de ben en sevdiğim şekilde tüketmiş oluyorum.

MALZEMESİ:

2 su bardağı pilavlık bulgur

1 bağ semizotu

1/2 demet dereotu

1/2 demet maydanoz

4 dal taze soğan

1 kutu mısır konservesi

1 büyük kuru soğan

2 adet etli kırmızı biber

2 yemek kaşığı hardal

2 diş sarmısak

1/2 çay bardağı sıvıyağ

tuz, karabiber,pul biber, nane

iarzuya göre nar ekşisi

YAPILIŞI:

Kuru soğan yemeklik doğranır, sıvıyağda kavrulur.

Ayıklanan bulgurlar eklenip biraz daha kavrulur.

2 su bardağı su ve baharatlar eklenip bulgur pişirilir.

Küçük doğranan kırmızı biberler eklenip karıştırılır, ılımaya bırakılır.

Yeşillikler yıkanıp ince ince kıyılır.

Kalan bütün malzemeler bulgura eklenip harmanlanır.

Servis tabağına alınıp servis yapılır.

PERDE PİLAVI

Perde pilavını yapmayı hep gözümde büyütmüştüm, ne bileyim sanki o özel tenceresi haricinde sanki başka birşeyde pişirilmez veya ayy hamuru nasıl yoğurulur nasıl açılır yook yookk ben yapamam diyordum (ki)...
Yemek kursunda Ferahnaz hocamız perde pilavı yapıyoruz deyince çok sevindim ve hemen ben yapayım dedim.Sağolsun birkaç arkadaşımın da yardımıyla çok lezzetli (tuzsuz:)) bir perde pilavı yaptım.
Yapımı hiç de zor değilmiş çok ama çok kolaymış gözümde boşuna büyütmüşüm onca zaman.
Evet tuzsuz oldu çünki  hamuruna tuz koymayı unutmuşum :) Ama benim suçum değil ben ellerimi hamura soktum malzemeleri arkadaşlarım ilave ettiler :)) Ben fazla tuzlu yemediğim için aslında bana göre tuzu tam karardı, ama çoğu arkadaş tuzlu yediği için onlar için epey bir tuzsuz olmuştu.
Neyse ben böylece öğrenmiş oldum hızımı alamadım ve annemde kaldığım zaman onlarada yaptım.
Bu sefer tabi ki tuz ekledim ama çok az. Bizim evde tuzlu yemek yenmez çünki( eşimi saymazsak yemeğin tadına bakmadan tuzu döker ).

Perde pilavının hikayesini aslında hepiniz biliyorsunuz, ama ben yine de hazır yapmış ve tarifini verirken onu da yazayım.

Perde pilavı Siirt yöresinde, geline evlendiğinin ertesi günü kayınvalidesi tarafında ikram edilir.

Pilavın hamur kaplı kısmı evin dış duvarlarını, içindeki horoz eti erkeği, koyun eti kadını, üzüm, badem gibi malzemelerde çocukları ve yakınları temsil eder.

Kayınvalide, pilavın hamurunu kestiğinde içinden dökülen pirinçler aracılığıyla şunu söylemek ister: Evinin sırrını başkalarına açarsan, sabırlı olmazsan, senin de yuvan böyle dağılır ve yıkılır.

Orijinal tarifinde içinde horoz ve koyun eti kullanılıyor, biz sadece tavuk eti kullandık, yine orijinalinde özel tenceresinde pişirilir, kursta kare borcamda  evde ise yuvarlak borcama yaptım.

MALZEMESİ:

Pilav için:

2 büyük tavuk butu

4 su bardağı pirinç

100 gr. badem içi

1 paket kuş üzümü 

1 paket dolmalık fıstık

2 yemek kaşığı tereyağ

tuz, karabiber

Hamur İçin:

1 yumurta

2 yemek kaşığı yoğurt

50 gr. tereyağ

1/4 çay bardağı sıvıyağ

1 çay kaşığı kabartma tozu

tuz

aldığı kadar un

YAPILIŞI:

Hamur malzemeleri karıştırılıp yumuşak bir hamur elde edilir.

Bademler akşamdan sıcak suda bekletilir, kabukları soyulur, az yağda kavrulur.

Tavuklar haşlanır, irice didiklenir, az yağda kavrulur.

Tencerede tereyağ eritilip, pirinçler kavrulur.

Fıstık, kuş üzümü, tuz ve karabiberi eklenip tavuk suyuyla diri bir pilav pişirilir.(bire bir ölçüyle pilav yapılır.)Tavuklar ve bademlerin birazı eklenip karıştırılır.

Uygun bir tencere veya kalıp margarinle yağlanır, bademler düzgüce yerleştirilip yapıştırılır.

Buzdolabında biraz bekletili.

Yoğuralan hamur biri büyük biri küçük ikiye ayrılır.

Büyük olan tencere genişliğinden biraz büyük açılır.

Kenarlarından sarkacak şekilde bedemli kalıba yayılır.

Pişen ve ılıyan pilav içine dökülür.

Küçük hamurda kapak büyüklüğünde açılır, pilavın üzeri kapatılır.

200 derecede 50-60 dakika pişirilir.

Ters çevrilip servis yapılır.

• eğer özel büyük tencere kullanacaksanız hamuru iki ölçüden yapın.
• bademleri akşamdan sıcak suda ıslatırsanız çok çabuk soyuluyor, kursta aynı gün bekletip kabuklarını soyarken canım çıktı, parmaklarım acıdı.

DAMAT DOLMASI ( ŞIH-EL MAHŞİ)

Efendim özel bir dolmayla karşınızdayız :)
Bilirsiniz damatlar geldiğinde daha bir özenli yemekler hazırlanır, bu geçmişte de öyleymiş.
Anadolunun bazı yerlerinde ise bu özel dolma yapılırmış damatlar geldiğinde, özelliği ise içinde pirinç veya bulgur kullanılmıyor,kıyma ve ceviz kullanılıyor.

Yemek kursunda yaptığımız ve geçmişini öğrendiğimiz damat dolması...

MAZEMESİ:

12 adet küçük boy kabak

1/2 su bardağı sıvıyağ

350 gr. kıyma

2 yemek kaşığı zeytinyağı

1/2 demet maydanoz

100 gr. ceviziçi

tuz, karabiber

Üzeri için:

sarmısaklı yoğurt

YAPILIŞI:

Kabaklar yıkanıp temizlenir, içleri oyulur.

Sıvıyağda pembeleşene dek kızartılır.

Kıyma ve zeytinyağı küçük bir tencerede suyunu çekene dek kavrulur.

Kıyılmış maydanoz ve dövülmüş ceviziçi eklenir.

1-2 dakika pişirilir, tuz ve biberi eklenip altı kapatılır.

Kızaran kabakların içlerine doldurulur.

Kabaklar tencereye dizilir.

Biraz su ilave edilir, kabaklar yumuşayana dek pişirilir.

Servis tabağına alınıp sarmısaklı yoğurt ile servis yapılır.

YÜKSÜK ÇORBASI

15 nisandaki yemek kursumuzdan yüksük çorbası...
Yüksük çorbası çok eskiden beri yapılan biri çorba çeşidi.
Orijinalinde hamurlar dikiş yüksükleri ile kesilirmiş, yemek kursunda dikiş yüksüğü olamadığı için çorba yapımında görevli olan arkadaşlarımız bir kısmını alyansla bir kısmını ise küçük kareler şeklinde kestiler.
Aslında çok küçüktü hamurlar, ancak piştiği zaman fotografta da gördüğünüz gibi kocaman oldular.
Siz yaparken çok daha küçük boyutlarda kesmeye çalışırsanız şekil olarak daha güzel görünümlü bir çorba olur.Lezzet olarak çok güzeldi tavsiye ederim.
Gelelim o hafta neler yapmışız bir bakalım:

1. YÜKSÜK ÇORBASI
2. DAMAT DOLMASI
3. PERDE PİLAVI
4. SEMİZOTLU BULGUR SALATASI
5.ISPANAKLI PASTA

İşte çorbamız...

MALZEMESİ:

1 su bardağı haşlanmış nohut

1 su bardağı un

2 tatlı kaşığı tuz

1 yumurta

200 gr. kıyma

karabiber

2 yemek kaşığı salça

biraz sıvıyağ

limon suyu

Üzerine:

2 yemek kaşığı tereyağ

nane

YAPILIŞI:

Nohutlar iyice pişirilir.

Bir bardak una yarım tatlı kaşığı tuz ve yumurta eklenip sert bir hamur yoğrulur.

10 dakika dinlendirilir.

Unlanmış tezgahta yufka büyüklüğünde açılır, dikiş yüksüğü ile yuvarlak kesilir.

Kıymaya tuz ve karabiber eklenip yoğrulur, fındık büyüklüğünde köfteler yapılır.

Sıvıyağda kızartılır.

Çorba tenceresine su ve salça alınır, tuz ve nohutlar eklenip kaynatılır.

Kaynayan suya hamurlar eklenip pişirilir.

Kızaran köfteler eklenir, 3-4 dakika daha pişirilir.

Limon suyu eklenip altı kapatılır.

Teryağda kızdırılan nane üzerine gezdirilip servis yapılır.

TERKOS BÖREĞİ

Yine yemek kursundan börek tarifimizle karşınızdayım.
Yanlış hatırlamıyorsam 8.nisan'da yapmışız, tam 1 ay sonra sıra gelmiş...
Terkos denmesinin sebebi ise böreğimiz ıslak bir börek oluyor, biliyorsunuz çeşme sularına terkos denilirdi eskiden.

MALZEMESİ:

5 yufka

4 yumurta

1 paket margarin veya tereyağ

İçine:

Beyaz peynir, maydanoz

Üzerine:

dilim kaşar peynir, domates

YAPILIŞI:

Tereyağ eritilir ılıyınca yumurtalarla karıştırılır.

Yufkalar 6'ya kesilir, yağlı karışımdan sürülür.

Peynir ve maydanoz karıştırılıp harç hazırlanır.

Yufkalara paylaştırılıp gül böreği gibi sarılır.

Bir tepsiye sıkıca dizilir.

Yarısına gelecek kadar su dökülür.

15-20 dakika bekletilir.

Elle hafifçe suyu sıkılarak yağlanmış tepsiye aralıklı yerleştirilir.

Kalan yağlı karışımdan üzerine sürülür, ince dilimlenmiş kaşar peynir ve domates üzerine yerleştirilir.

170 ısılı fırında kızarana dek pişirilir.

ANNEME

Senin için ne yazsam az gelir annem...

Her gece yanımda sabahlardın ben çocukken,

nefesimi dinlediğini, her gece ya birşeyler olursa yavruma diye kabuslar gördüğünü söyledin bana büyüdüğüm zaman,

daha geçen yıl bile yine başımda sabahladın kaç gece...

seni çok üzdüm annem, sana layık bir evlat belki de olamadım...

Biliyorum ki her anımda yanımdasın, kalbimdesin, belki mesafeler bizi uzak tutmak istesede her an telefonumun ucundasın...

Duaların hep üzerimde, şu an mutluysam ve iyiysem hep senin dualarının bereketiyle annem... 

zaten senin duaların olmasa ne olurduk kimbilir...

Senin gibi bir annem olduğu için Rabbime sonsuz şükürler olsun...

İyi ki varsın ve iyi ki benim annemsin...

Rabbim hayırlı uzun ömürler versin, başımızdan eksik etmesin...

Bir gün değil bütün günler senin olsun...

TAHİNLİ KURABİYE

Yemek kursunda yaptığımız bol kalorili tahinli kurabiyemiz.

MALZEMESİ:

1 paket margarin veya tereyağ ( yumuşak)

1 su bardağı tahin

1 su bardağı toz şeker

1 yumurta (akı dışına)

1 su bardağı ceviziçi

1 kabartma tozu

1 vanilya

aldığı kadar un

YAPILIŞI:

Yoğurma kabına şeker ve tahin alınıp elle iyice karıştırılır.

Yumurta sarısı ve kalan malzemeler eklenip katı bir hamur yoğurulur.

Ceviz büyüklüğünde yuvarlanır önce yumurta akına sonra dövülmüş ceviziçine batırılır.

170 ısılı fırında biraz kızarıp çatlayana dek pişirilir.

• cevizin yarısı içine konulursa daha lezzetli oluyor.

3 AYRI FELLAH KÖFTESİ TARİFİ

Maaşallah bol bol fellah köftelerimiz var  bu gün :)
( aslında ben bunu boş bulduğum bir anımda  yazıyorum muhtemelen sizin okuduğuz günden üç gün öncesi )

Fellah köftesiyle ilk tanışmamız 98-01 yılları arasında İhlas yuvada otururken komşumuz Nihayet teyze vasıtasıyla olmuştu.Kendisi çok lezzetli yapardı, buradan kulakları çınlasın.

Bu gün ben sizlere 3 ayrı tarif vereceğim, ilki komşucumun yaptığı ve bir akşam bana süpriz yaptığı fellahımız...

Biz fellah köftesini yoğurt soslu seviyoruz siz dilerseniz kullanmayabilirsiniz.

 Olcay ablamın fellah köftesi biraz farklı, bizim tariflerimizden farklı olarak irmik kullanılmış,o da yemek kursunda yaptıkları bulgur köftesinin tarifini kullanmış.

MALZEMESİ:

500 gr. ince bulgur

1 su bardağı irmik

1 su bardağı un

1 yumurta

1 tatlı kaşığı tuz

yeteri kadar sıcak su

tereyağ,

salça

baharatlar

YAPILIŞI:

Bulgurların üzeri kapatılacak kadar sıcak su konulur,irmik ilave edilip üstü kapatılır.

Şişen bulgurlara yumurta, tuz, un ilav edilip yoğurulur ve misket büyüklüğünde köfteler yapılır.

Bir süre buzdolabında bekletilip kaynar suda haşlanır servis tabağına alınarak üzerine yoğurt ve en son üzerine tereyağında inceltilmiş salça ve baharatlar gezdirilerek servis yapılır.

• yalnız bu tarifte un miktarı az geliyormuş ve  köfteler çok yumuşak oluyormuş ablam öyle diyor.

Bu da bizim yemek kursunda yaptığımız fellah köfteleri.

Bunun malzemesinde ise ablamın ve benim tariflerimizden farklı olarak içine salça konuluyor, üzerine yoğurt gezdirilmedi, açıkcası ben yoğurtlu halini daha çok seviyorum...

MALZEMESİ:

4 su bardağı ince bulgur

1 yemek kaşığı biber salçası

1 yemek kaşığı domates salçası

3 su bardağı sıcak su

6 yemek kaşığı un

1 yumurta akı

tuz, kırmızı pul biber, kimyon

Üzeri için:

6-7 kaşık sıvıyağ

6 diş sarmısak

4-5 domates

1 yemek kaşığı biber salçası

tuz

YAPILIŞI:

Bulgur ve baharatlar karıştırılır, salçalar eklenir, büyük bir kaba alınır.

Üzerine sıcak su dökülür, ağzı kapalı 10 dakika bekletilir.

Un ve yumurta akı eklenip yoğurulur.

Eller arasıra soğuk suya batırılıp bulgur ezilene dek yoğurmaya devam edilir.

Fındık büyüklüğünde kopartılıp yuvarlanır, ortasına parmakla bastırılır.

Tuzlu suda haşlanır, süzülüp servis tabağına alınır.

Bir tavada sıvıyağ ve sarmısak kavrulur, salça ve domates rendesi eklenir, tuzuda eklenip bir-iki dakika pişirilir.

Sos köftelerin üzerine gezdirilip maydanoz yaprakları ile süslenir.

bu köftenin de kıvamı yumuşak oluyor ve üzerinin sos miktarı az geliyor.

Ve sıra geldi benim şaheserime :))

Yemek kursunda yaptığımız fellah beni tatmin etmeyince ertesi gün akşam gelen misafirlerime( taaa Ankara'dan gelen Olcay ablamın annesi Emine teyzelere) yaptım.

Valla ayıptır söylemesi ama en lezzetlisi bu tarif oluyor, kıvamı falan tam tutuyor benden söylemesi,

ben yaptığım için değil tarif  Emine Beder'e ait o yüzden çok lezzetli oluyor...

MALZEMESİ:

2 su bardağı ince bulgur

2 su bardağı sıcak su

5 su bardağı sıcak su (haşlamak için)

1 yumurta

5 çorba kaşığı un (tepeleme)

karabiber, kimyon

tuz

Üzeri için:

1/2 çay bardağı sıvıyağ

1 çorba kaşığı salça

4-5 diş sarmısak

2 domates

sumak 

maydanoz yaprakları 

arzuya göre bol yoğurt

YAPILIŞI:

Bir kabın içine bulgurşarı alıp sıcak suyu ekleyelim, üzerini kapatıp 10 dakika şişmesini sağlayalım.

Bulgurlara yumurtayı, unu,tuzu ve baharatları ekleyelim.

Ara sıra su serperek bulgurlar kolayca şekil alacak kıvama gelene dek yoğuralım.

Bulgur hamurundan bilye iriliğinde köfteler yapalım.

Bir tencerede suyu kaynatalım, köfteleri tencereye atıp 5-6 dakika hafifçe yumuşayana dek haşlayalım.

Delikli kepçe ile çıkarıp servis tabağına alalım.

Tavaya sıvıyağı alıp salçayı, dövülmüş sarmısakları,doğranmış domatesleri  ekleyip yarım dakika kavuralım,

Bir kepçe köftelerin haşlanma suyundan ekleyip  bir taşım kaynatalım.

Önce çırpılmış yoğurdu köftelerin üzerine gezdirelim, sonra sosunu üzerlerine gezdirip maydanoz yaprakları ve sumak serperek servis yapalım.

AVCI BÖREĞİ

25 marttaki yemek kursumuzun lezzetli ve çıtır çıtır böreğiydi...

MALZEMESİ:

5 yufka

300 gr. kıyma

2 kuru soğan

2 havuç rendesi

1 su bardağı ince bulgur

1 su bardağı ceviz içi

yarım çay bardağı sıvıyağ

tuz, karabiber

Dışına:

yumurta

galeta unu

Kızartmak İçin:

bol sıvıyağ

YAPILIŞI:

Soğan rendelenir, kıymayla beraber sıvıyağda kavrulur, rendelenmiş havuç ilave edilir.

Bir-iki dakika kavrulur, iri dövülmüş ceviz içi ve ince bulgur eklenip karıştırılır.

Ağzı kapatılıp demlendirilir.

Yufkalar 6'ya bölünür, geniş kenarına ılıyan harçtan konulur ve kalın sigara böreği gibi sarılır.

Börekler önce çırpılmış yumurtaya sonra galeta ununa bulanarak kızgın yağda kızartılır.

DÜŞES PATATES

Asla asla ön yargılı davranmayın...

Sonra benim gibi tükürdüğünüzü yalamak zorunda kalırsanız :)

Tıpkı bu tarifte olduğu gibi...

Efendim yumurta sevmediğim hepinizin malumudur sanırım.

Patatesin herşeyini çok severim, bayılırım neredeyse çiğ yiyeceğim yani :))

ama bu tarifte 2 adet yumurta var...

Ben daha tarifi yazarken --ayyyy ben bunu yiyemem bunda yumurta var dedim.

Tamam böreklerde pastalarda yiyorum ama kokusu olmayacak ne bileyim buna bir türlü yakıştıramadım, yumurta kokacak gibi geldi...

Ama sonra...

Bu minik lezzet topları çıktı ortaya, yemeden dur durabilirsen.

Nasıl güzel,nasıl lezzetli anlatamam, üstelik yumurta kokusu falan da yok yani anlamazsınız bile içinde yumurta olduğunu.

Ve en güzeli ise yapımı çok ama çook basit...

İşte tarifi:

MALZEMESİ:

1 kilo patates

2 yumurta (birinin sarısı ayrılacak)

yarım su bardağı kaşar peynir rendesi

1 yemek kaşığı tereyağ

 tuz, karabiber

YAPILIŞI:

Patatesler haşlanıp ezilir.

1 tam yumurta ve yumurta akı ve kalan malzemeler eklenir iyice yoğrulur.

Fırın tepsisine yağlı kağıt serilir ceviz iriliğinde yuvarlanan patatesler dizilir.

Üzerine yumurta sarısı sürülür, 180 ısılı fırında kızarana dek pişirilir.

• eğer patatesler sulu olur ise içine biraz galeta unu ilave edebilirsiniz.