Güneşli bir pazartesiden herkese sımsıcak bir merhaba :)
Artık kasım ayına girmemizle birlikte kışlıklar yavaş yavaş ortaya çıkıyor.
Ben şu ana kadar sadece mevsimlik pardesü ve ayakkabılarımı giymeye başladım.
Havaların biraz da olsa soğumaya başlamasıyla cildim yine eski katır kutur kuru haline dönmeye başlıyor.
Bugün sizlere uzun bir süredir kullandığım el ve ayak bakım kremlerimden bahsedeceğim.
Özellikle kış aylarında ben bu konuda çok büyük problem yaşıyorum.
Bath&body works'le tanışmam arkadaşlarımızın Amerika'dan el sabunlarını hediye getirmeleri ile başladı.
Muhteşem ve baş döndürücü kokuları ile kullanmaya kıyamazdım, sadece özel misafirlerime çıkartırdım, arada bir gidip gelip koklardım :)
Hele de Vanilla sugar favorimdi, ama maalesef aynı seri hala olmasına rağmen sanırım içeriği değiştirilmiş, artık o muhteşem ötesi kokusu kalmamış. :(
Benim annemde kaldığım günlerde eşim lavaboda sıvı sabun bitince çıkarmış ortaya yarım şişeyi bitirmiş, ben eve dönüp mis kokulu sabunumun bittiğini görünce çok üzülmüştüm ve eşimden söz almıştım, bir dahakine Amerika'ya giden olunca bana bir sürü getirtecekti :)
Neyse ki buna gerek kalmadı ve 1 seneden fazla bir zamandır artık Türkiye'de de var.
Yaşasın! :)
Geçen kış sonlarında bir gün Bağdat caddesinde ablamla dolaşırken bath&body work'e uğradık, orada sabunları, kokuları dolaşırken hatta neden vanilla sugarın eskisi gibi kokmadığını konuşurken, bir yandan başka sabunları deniyordum.
Ellerimi sabunlayıp kuruladıktan sonra elime bir krem sürdüler.
Sonra birşey almadan (hayret değil mi? :) ) çıkmıştık, biraz daha gezdik caddeyi, baktım ellerim hala yumuşacık, döndüm ablama ben bu kremi alacağım, uzun zamandır ellerim hiç bu kadar yumuşak olmamıştı dedim.
Ben sadece nemlendici kremi almaya gittiğimde ellerimin çok kuru olduğundan bahsettiğim zaman, çalışanlarından hoş bir hanım bana bu scrubu denememi söyledi. Ellerinizi ölü deri tabakasından arındırıp 60 saniyede manikür hissi veren bu muhteşem ürünü denedim, arkasından nemlendiricisini sürünce hem miss gibi koktu ellerim hem de yumu yumu yumuşacık oldu.
Hemen ben bu ikisini de alıyorum dedim ve zafer kazanmış komutan gibi çıkmış mağazadan :)
Önce ellerinizi suyla yıkıyorsunuz, arkasından ıslak ellerinize spatula yardımıyla bir miktar ürün alıyorsunuz ve sert hareketlerle bir dakika boyunca ellerinize özellikle tırnak sert bölgelere ve tırnak kenarlarına masaj yaparak uyguluyorsunuz. Sonra bol suyla ellerinizi duruluyorsunuz.
Bu arada mis kokusundan başınız dönebilir :)
Ellerinizi kuruladıktan sonra sıra geldi muhteşem yumuşaklık kazandırmak için nemlendirmeye.
Zeytinyağı, avokado ve kayısı yağlarıyla zenginleştirilmiş parafinli bu süper yumuşak losyondan bir miktar alıp ellerinize uygulayın.
Sonra da yumuşaklığın keyfini sürün miss kokusunu içinize çekin.
Bana sabah ve akşam 2 kez uygulamam yetiyor, çok soğuk kış günlerinde belki bunu 3'e de çıkarabilirim, ama istediğim yumuşaklığı aldığımdan emin olabilirsiniz.
Ellerimizi nemlendirdik sıra geldi ayaklarımızı nemlendirmeye.
Ben cildimin kuruluğu yüzünden çok sıkıntı çekiyorum, ayaklarımda maalesef bu kuruluktan nasibini alıyor, hele topuklarım kuruluk ötesinde.
Üstelik bir de bir türlü baş edemediğim genetik nasırlarımda eklenince, bir de yazın düzenli yaptırdığım pedikürü kışın ihmal edince ayaklarım zıvanadan çıkıyor.
Bu duruma da önlemimi yine bath&body workle aldım.
Temmuz ayında büyük indirimleri vardı, bir süredir istediğim cilt bakım ürünlerini (onu da başka bir sefer yazacağım) almak için yine Cadde'ye gititğimde ya bir de ayaklarım için birşeyler alayım, onların hali daha da acınası deyip bir scrub, bir de nemlendirici almak istedim.
Mağazanın kapanmasına yakın bir saat olduğu için onu mu alayım bunu mu derken, bir scrup, bir nemlendirici aldım, sonra gözüme nasır bakımı çarptı hadi onu da alayım derken, o an bir karışıklıkla nemlendiriciyi bırakıp evdekiyle idare ederim diye düşündüm ama onun yerine scrubı bırakmışım.
Eve gelince farkettim gidip değiştiririm diye bir süre kullanmamıştım, ama sonra ya onu da sonra alırım dedim ve ben elimdeki bu ürünleri kullanmaya başladım.
Önce glycolic acid den yani nasır özel bakım kreminden bahsetmek istiyorum.
Gliserin ve okaliptüs yağı içeren bu losyon, cildin sert bölgelerini yumuşatıyor, özellikle topuk ve nasırlı bölgelerde çok etkili.
Akşam yatarken önce biraz topuklarıma bu losyonu sürüyorum, sonrasın da shea butter, avokado yağı ve okaliptüs ekstresi içeren süper zengin ayak kremini uyguluyorum.
Bu krem aşırı kuruyan cildinize yoğun nem sağlıyor.
En üst düzeyde nemlendirme için önce bir scrub ürünü ile ayaklarınızdan ölü derilerileri arındırıp sonra kullanılması gerekiyormuş.
Ben hala ayak scrubını almadığım için (havalar soğuyor almak şart oldu :)) nasır kreminden sonra bunu kullanıyorum. Çoğunlukla bath&body works aromatherapy serisinin vücut scrubını ayaklarıma da uyguladıktan sonra inanılmaz yumuşak ayaklarımın keyfini sürüyorum.
İşte böyle sevgili arkadaşlar, umarım bir fikir verebilmişimdir.
Özellikle benim gibi kuru cilde sahip olanlar için inanılmaz yumuşaklık bath&body workle hiç de zor değil. :)
Bath & Body Works Türkiye' ye twitter sayfalarından ulaşabilirsiniz.