Pages

26.04.2010

MEYVALI TART




MALZEMESİ:

tart için

4 yumurta
4 kahve fincanı şeker
4 kahve fincanı un

krema için:

2 yemek kaşıgı un
3 yemek kaşıgı şeker
2 su bardağı un
1 paker labne peyniri

üzerine:
kivi,muz çilek vs.
bir paket tart jölesi

YAPILIŞI:

Yumurta ve şekeri çırpalım sonra unu ilave edip çırpmaya devam edelim.
Tart kalıbına karışımı boşaltıp fırınlayalım.
Bu arada kremayı hazırlayalım.
Tencereye unu şekeri ve sütü koyup karıştırarak pişirelim.
Biraz soğutup içine labne peynirini katıp mikserle bir kaç dakika çırpalım.
Fırından çıkarıp ters çevirdiğimiz tartın üzerine kramayı yayalım.
Üzerine meyvaları dizelim.
Tart jölesini tarifine göre hazırlayıp tartımızın üzerine dökelim.
Bir kaç saat buzdolabında bekletip sonra servis yapalım.

UN KURABİYESİ


Servet ablanın getirdiği çok lezzetli kurabiye.
inş. yanlış almamışımdır tarifi.


MALZEMESİ:

1,5 su bardağı fındık yağı
yarım su bardağından biraz fazla pudra şekeri
1 paket kabartma tozu
aldığı kadar un
kakao


YAPILIŞI:

Bütün malzemeyi kakao hariç karıştırıp yoğurun.
Hamuru ikiye ayırıp bir parçasına kakao katın.
Hamurdan minik parçalar koparıp yuvarlayın.
Tepsiye dizip fırınlayın.
Fırından çıkıp soğuyunca pudra şekerine bulayın.

BUĞDAY SALATASI


MALZEMESİ:

2  su bardağı buğday(akşamdan ıslatılmış)
1 nar
2 kutu haşlanmış mısır
1 demet taze nane
iri parçalanmış ceviziçi
yarım şişe nar ekşisi
zeytinyağı

YAPILIŞI:

Buğdayları akşamdan sıcak suyla ıslatın.
Ertesi gün hafif diri kalacak şekilde haşlayın.
Buğdayların içine mısırı ayıklanmış narı ve ceviziçlerini katın.
Servis edeceğiniz zaman naneleri iri iri doğrayın.
Nar ekşisi ve zeytinyağını karıştırıp salatamızın üzerine  katın.
Tuzunu ilave edip karıştırarak bekletmeden servis yapın.

TEREYAĞLI SODALI VE PEYNİRLİ BÖREK


MALZEMESİ:

5 adet yufka
500 gr beyaz peynir
1 yumurta
2 şişe soda
yarım paket tereyağ
ve biraz da sıvıyağ

YAPILIŞI:

Yağlanmış tepsiye 3 yufkayı aralarına tereyağ sürerek dizelim.
İç harcımızı yayalım.
Kalan yufkaları da yine teryağından sürerek harcın üzerini kapayalım.
Böreğimizi dilimleyip 2 şişe soda ve yumurtayı karıştırarak  böreğimizin üzerine dökelim.
bir gece buzdolabında bekletip fırına sürelim.
Fırından çıkar çıkmaz servis yapalım.

Benim tereyağım dedemin memleketten getirdiği halis köy tereyağıydı.
Çok lezzetli oldu herkes yufkayıda benim açtığımı zannetmiş...

HAFTA SONU:CUMARTESİ

Bu  cumartesi misafirlerim vardı.Akraba günü oldu bir nevi.Biz aynı grupla her ay dışarda buluşuyorduk.Geçen hafta yazmıştım benim günümdü bu ay bir de evimde ağırladım...
Bu postta sadece fotograflar olacak tarifleri birazdan ekleyeceğim...
Gelelim masama:






Neler yapmıştım:

tereyağlı peynirli ve sodalı börek






buğday salatası





servet ablanın getirdiği çok leziz kurabiye


vee meyvalı tart


işte hepsi bu kadar.
birazdan tariflerini ekleyeceğim..

bu arada hala çekilişimize katılmadıysanız böyle buyrun...

22.04.2010

VEEE ÇEKİLİŞ ZAMANI

Aslında tam olarak ne vereceğime karar verememiştim.
Bir türlü aralarında seçim yapamıyordum ve şimdi birden kafamda ampuller yanmaya başladı.
Tam da ütü yaparken:))



Havluları ütülerken aklıma geldi.
El yapımı birşeyler vermek istemiştim ama yeni birşeyler yapmak artık içimden gelmiyordu...

Bunlar boyama kursuna giderken yaptığım havlular el emeğim göz nurum.
Daha hiç birini kullanmaya bile kıyamadım
Veee düşündüm ki benden hatırla olsun dostlarıma
Kullandıkça beni hatırlasınlar...

Evet bu gün bu saat itibariyle çekilişimiz başlamış bulunuyor

Yapmanız gereken şart şurt yok sadece izleyici olmanız

ve bu postun altına katılmak istiyorum demeniz...

son katılım tarihi 30 nisan 23:59

sonrasında yorumları kapatacağım ve 1 mayıs ta kazananı açıklayacağım.

işte hepsi bu...

booolll şanslar hepinize...


HER ÇOCUĞUN BİR MASALI OLMALI




Doğrudur Nisan'da doğduğum.

Doğmak için bahardan güzel mevsim var mı?

Uyandırmak hayatı

Çiçekle, böcekle günü selamlamak

Alkım renkli bir dünyaya yalın ayak arşınlamak

Gökyüzünü yıldız yıldız aydınlatmak

Nisan!

Biraz umut, biraz sevgi, biraz insan...





Tam 1 yıl olmuş ben doğalı

O günlerdeki heyecanınızı biliyorum

Coşkuyla el ele vermiş yüreklerinizi anımsıyorum.

Şimdi yaşamak ve ayakta kalmak için yine sizlerin desteğinizi istiyorum.

HER ÇOCUĞUN BİR MASALI OLMALI KÜTÜPHANESİ'siyim ben.





Şimdi sizlerden çocuk ve ergenler için roman, hikaye, çizgi roman türünde kitaplar göndermenizi istiyorum.

Ansiklopedimiz çok var. Hatta bazılarından ikişer, üçer olduğu için dağ köylerine yolladık.

Düşünüp bize armağan yollayan herkese sevgilerimizi iletiyoruz.

Yeniden bize armağan yollamak isteyenler için adres:





HER ÇOCUĞUN BİR MASALI OLMALI KÜTÜPHANESİ

Yeşilovacık Belediyesi

Yeşilovacık - Mersin





Bu 23 Nisan'da da çocuk gülücüklerine karışabilmek umuduyla...





1MK Adına

A. Şebnem Soysal - Erkan Bal

 
 
(sevgili ness blogunda yayınlamış ve acaba saygıdeger izleyicilerim bu postu yayarlar mı demiş... çocuklarımız için seve seve diyorum ve aynı rica da ben de bulunuyorum)

19.04.2010

SÜPRİZZ

Çok özeniyordum artık ben de yapacağım...

Evett çok yakında ben de çekiliş yapacağım...

Şimdilik ne vereceğimi söylemem dedim yaa süpriz:)))

İzlemeye devam edin:))

BİRAZ DA GÜLELİM :))) :)))

KOCA TİPLERİ


Kadın akşam işten çıkar.Çocuğu yuvadan alır.
Markete geçer ıspanak alır.Koştura koştura eve döner.
Çocuğu soyar,elini yüzünü yıkar.
Kendi üstünü değiştirir.Mutfağa koşar.
Bir yandan ıspanakları yıkar bir yandan çocuğun sorularına
ve ihtiyaçlarına cevap verir.
Bir yandan sofrayı hazırlar...
O DA NE YOĞURT ALMAYI UNUTMUŞTUR!
Yoğurtsuz ıspanak olmaz.Hemen kocasını arar.


Kocadan Kocaya değişen cevaplar:

1) Ben geç geleceğim.Toplantım var.
Yoğurtsuz yiyin.
(laçkalaşmış koca)

2)Ben geç geleceğim Çok üzgünüm, 



tühhhhhh şimdi ıspanak da yoğurtsuz olmaz ki.


E, yoğurt getireyim kapıdan bırakayım hemen döneyim,

toplantı bu, kaçırsam olmaz. Mazallah dağlara taşlara


işten atılma sebebim olur, sonra yoğurt dökecek


ıspanak bile bulamayız.


( eve gelmemek için bahane
arayan koca ,ama bi yandan da vicdanı sızlayan koca.. )

3)Aradığınız numaraya şu anda ulaşılamıyor... .....
(İşte bu aldatan koca) 
 
4)Mendebur kadın ıspanağı aldın da yoğurdu niye almadın!

("kazma" tipi koca )



5) Igggghhhh yine mi ıspanak. Otlaya otlaya sığır olduk

("kalas" tipi koca)

6) Tamam alırım





(monotonlaşmış koca)


7) Tamam alırım başka bir şey lazım mı?
 
 


Normal koca)



8) Tamam hayatım alırım başka bir isteğin var mı?




İdeal koca)




9) Aman canııım, ıspanakla mı uğraştın?


Yapmadıysan bırak ya dışardan söyleyelim


ya da dışarıda yiyelim

(Yok böyle bi koca)









18.04.2010

CAN DÜNDAR DAN...

Sevgili ilkokul arkadaşım yasemin in facebookta paylaştığı bir bağlantı.benim çok hoşuma gitti ve burada da yayınlamak istedim...



KADIN DEDİĞİN

Bir kadın çocuktur aslında…
Çocuk gibi davranmayı sever.
Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini ister
Bir çocuğu okşar gibi incitmekten korkarak sevmeli erkek kadını…
Ama hiç bir kadın çocuk muamelesi görmek istemez.
Söylediği şeyler çocukça da olsa dinlenilmesini, dikkate alınmasını ister.
Yani...
bir kadının çocukluk yapmasına izin vereceksiniz; ama asla onu bir çocuk olarak görmeyeceksiniz..
Bir kadın güçlüdür aslında...
Hatta erkeklerden çok daha güçlüdür.
Ama bu gücünü her zaman ortaya koymasını sevmez.
İster ki, erkeğin gücü kendisine huzur versin.
Kendi kendine yapabileceği şeyleri bile erkeğin yapmasını bekler.
Böylece hem daha kadın olduğunu hissedecektir hem de erkeğinin ne kadar güçlü olduğunu görecektir. Ancak kadın gücünü göstermek istediğinde onu engelleyemezsiniz.
Yapmak istediği bir şey varsa mutlaka yapar.
Bir kadın sevgidir aslında...
İçinde her zaman sevgiyi taşır.
Sevdiklerinden kolay ayrılamaz.
Sevdiklerini kolay kolay kıramaz.
Zor sever; ama, tam sever.
Bir kadının tam anlamıyla sevebilmesi için yüreğinin kabul ettiğini beyninin de kabul etmesi gerekir ve sevmezse de onu asla sevmeye zorlayamazsınız.
Belki kolayca yüreğine girebilirsiniz.
Ancak beyninde yer alamazsınız.
Her an terk edilebilirsiniz.
Sevmediği halde terk etmeyen kadınlar da var elbette Bunun tek nedeni ise engelleyemedikleri ”acımak" duygusudur.
Bir kadın yalnızdır aslında...
Hiçbir zaman kadını bütünüyle elde edemezsiniz.
Kendisine ait bir dünyası vardır ve orada hep yalnızdır.
O dünyaya kimsenin girmesine izin vermez.
Hiçbir anahtar o dünyanın kapısını açamaz.
Yalnızlık onun sığınağıdır
O sığınağa ne zaman gireceğine, ne kadar kalacağına hep kendisi karar verir.
Sığınaktayken oradan çıkmaya zorlarsanız, onu sonsuza dek kaybedebilirsiniz.
Bir kadın çılgındır aslında...
Neler yapabileceğini erkek aklı hayal bile edemez.
Üreticiliğinin sınırı yoktur ama bunu ortaya çıkartmak için hayatının erkeğini bekler.
Hoyratça harcamaz üreticiliğini.
Sadece erkeğine saklar.
Bir kadının gerçek erkeği olmayı başarabilmişseniz çok şanslısınız demektir.
Çünkü hayatın içinde olan her şey ancak kadınlar olduğunda anlam kazanıyor.
Yemek yemek, su içmek bile.
Bir kadının elinden içtiğiniz suyla kendi kendinize bardağı doldurup içtiğiniz su arasındaki lezzet farkını anlayabiliyor musunuz?
Anlıyorsanız ne mutlu size.
Anlamıyorsanız ne yazık ki yaşamıyorsunuz! ...........
bir kadını ağlatırken çok dikkat edin..!!! .......
çünkü Allah gözyaşlarını sayar.....!!!!
kadın;erkeğin kaburgasından yaratıldı,ayaklarından yaratılmadı..!!!
öyle olsaydı ezilirdi......!!!
üstün olsun diye başından da yaratılmadı......!!
AMA GÖĞSÜNDEN YARATILDI......
Eşit olsun diye......
kolun biraz altında...
Korunsun diye...!!!
KALP HİZASINDA SEVİLSİN DİYE!!!

17.04.2010

BU GÜNDEN KISA KISA

Evet bu ay ki akraba gününün  ev sahipliğini ben yaptım.
Herkesin kolay gelebileceği hem temiz hem manzarası çok güzel  hem de fiyat bakımından ekonomik bir yer olan paşalimanı cafe yi seçtim mekan olarak.

Sabah geç uyandım eşim erken çıkmıştı mecburen kendim düşdüm yollara.Önce yenisahra ya ordan da aydan la buluşmak üzere fıstıkagacına gittim.Birlikte fethi paşa korusunda simit ve çay eşliğinde kahvaltımızı yaptık.

Sonra aşagıya paşalimanı na indik.Dışarda yer tuttuk ön sırada.

Saat 3 buçugu gecerken önce necla abla sonra güzide yenge ve servet abla son olarak ta şileden bugünümüzü şereflendiren yıldız yenge geldiler.Biz yemeklerimiz yerken de süheyla abla ve kızı nahide bize katıldı.

Hava soğuyunca içeri geçmek zorunda kaldık.

Çok keyifli ve güzeldi yine diğer günlerimiz gibi.
Bu sondu artık bir sonraki eylülde başlar sanırım.
Biz yine de kendi aramızda toplanırız diye konuştuk.
Bu gün beni yalnız bırakmayan bütün akrabalarımıza teşekkür ederim çok sağolun ayaklarınıza sağlık...

Bu arada bi notta paşalimanı yetkililerine:

Bu gün çok afedersiniz ama mescidde namaz kılarken kusmamak için kendimi zor tuttum çok havasız ve çok kötü kokuyordu :(

bir de dışarısı çok güzel ama içeriyi de güzel dekore ederseniz daha fazla müşteri çekebilirsiniz...

AKRABA GÜNÜ BENDE:)))

Bu ay ki akraba günü benim.
Bu gün siz bu postu okuduğunuz saatlerde ben aydan la beraber çayımı yudumluyor olacağım.
Saat 3 gibi diğerlerine katılacağız.
Biz erken buluşalım beraber kahvaltı yaparız diye konuştuk.
İnşaallah yarın hava çok güzel olur da boğazın tadını çıkarırız.
Merak etmeyin sizin için de koklarım havayı :)))

16.04.2010

MELEKLER KORUMASIN...



bence artık melekler korumasın...

bu akşam itibariyle çok sevdiğim ve beğenerek izlediğim dizimi bırakıyorum.

çünki artık çook bozuldu içim kaldırmıyor artık izlemeyi.

protesto ediyorum senaristleri de

olmaz böyle şey ya ne hale geldi canım dizimiz...

15.04.2010

DELİ KIZIN ÇENESİ BENİ MİMLEMİŞ:)

deli kızın çenesi seniha beni mimlemiş kendisine çook teşekkür ederim....




İsminiz:

Fatma


Yaşınız:

26,5   hahaha


Mesleğiniz:

ne iş olsa yaparım abiii
elimden bi uçan bi kaçan kurtulur :)


Boyunuz:

160


Kilonuz:

ameliyattan sonra biraz kilo aldım o yüzden bende kalsın :)


Ayak numaranız:

36


Saç renginiz:

koyu kestane


Göz renginiz:

kahve



En beğendiğiniz huyunuz:


arkadaş canlısıyım


Hiç sevmediğiz huyunuz:)

çok çabuk sinirlenirim:(


En beğendiğiniz yeriniz:

senin en güzel yerin kahve rengi gözlerinn  yarrr gözlerin :)))



En beğenmediğiniz yeriniz:

jennifer lopez gibin :))



Çantanızda mutlaka bulunmalı:

cüzdan,telefonlar,selpak ve ıslak mendil



Çantanızda asla bulunmaz:

sigara ve çakmak



Arabanızın markası:

sattık yenisi alınana kadar şirketin arabası



Hayalinizdeki araba:

audi Q7 veya bmw X5



En sevdiğiniz yemek:

mantı ve makarna



En sevmediğiniz yemek:

enginar ve karalahana



En sevdiğiniz hayvan:


ne kadar korksamda köpek



En korktuğunuz  hayvan:


börtü böcek dahil bütün hayvanlar alemi :)))))


Kullandığınız parfüm:


Idole d'Armani ve valentino rock n rose



Kullandığınız cilt bakım ürünleri:


önceden orlane paris ve carita şimdi dr. tavsiyeli serum fizyolojik



Hergün mutlaka yaparsınız:


facebook,mail ve blogger a bakarım



Hergün yapmayı ihmal edersiniz:


cilt bakımımı:(



Karanlıktan korkarmısınız:


hayır



Giyim tarzınız:


eskiden şıkır şıkır şimdi daha oturaklı :))



Asla giymeyeceğiniz:


dar tayt ve pantolon




Cep telefonu markanız:


n97 ve n95 8 gb



Bilgisayarınızın markası:


su an toshıba yakında apple mac (inş.)



En sevdiğiniz oyuncu:


cansel elçin  kenan imirzalıoğlu denzel washıgton



Benzetildiğiniz oyuncu:



bi ara biskrem reklamlarında kıza benzetilmiştim ve hiç sevmem birine benzetilmeyi



Film çekmek istediğiniz ünlü:



denzel diyim bari:)




Tuttugunuz takım:


GALATASARAY



Hangi dalda spocu olmak isterdiniz:



hiç düşünmedim ama sanırım tenis olabilir



En büyük hayaliniz:


boğazda bir yalı veya villa veya daire de olabilir :) şaka şaka

mavi yolculukla dünya turu



Gerçekleştirdiğiniz hayaliniz:

çocukluk hayallerimin sadece küçük bir kısmı



Asla yapmam dediğiniz çılgınlık:


fear factor gibi iğrenç yarışmalar



Yaparım dediğiniz çılgınlık:


başımı alıp tek basıma çoook uzaklara kaçmak


işte ben buyum.

ben de

nohut oda bakla sofa ya
tuba-emir-han  tuba sına
çilekli reçel betül e
alnımın yazısı na
mutfakta lezzet var şule ye

gönderdim.

bi de bu postu okuyanlara gitsin....

NOHUTLU VE TAVUKLU SALATA





Aslında aynı salata sadece biri yoğurtlu diğeri bol limon ve z.yağlı.
Benim favorim yoğurtlusu.

Yapımı çok basit.
 haşlanmış mısırı
haşlanmış nohutu
haşlanmış bezelyeyi
haşlanmış tavuk etini
Biraz göbek kıvırcıkı
biraz maydanozu
biraz dereotu ve yaş naneyi
karıştırın.

Arzunuza göre mayonez ve yoğurtla karıştırın veya limon suyu ve zeytinyağıyı katın

SİMİT


Anneciğim bu günkü misafirine yapmış yapımı çok basit tadı çok nefis bir simit...

MALZEMESİ:
1 su bardağı su
1 kahve fincanı sıvıyağ
1 yemek kaşıgı şeker
1 tatlı kaşıgı tuz
1 paket yaşmaya
aldığı kadar un

YAPILIŞI:
Hamuru yoğurup yumurtadan biraz küçük beze koparıp şerit yapılır.15 dakika dinlendirilir.Sonra simit şekli verilir.suya batırılıp sonra susama bulanır.20 dakika dinlendirilir.Önceden 5 dakika kadar ısıtılmış 180 ısılı fırındaüzerleri pembeleşene kadar pişirilir.

14.04.2010

YOĞUN GÜNDEM:))

Rabbim önce sağlık versin...

Yarın (aslında saatler 12 yi geçtiğine göre bugün) çok yoğun bir gün olacak benim için.

Geçen hafta iptal olan misafirlerim geleceklermiş yarın akşama,ben bugünden evi temizleyecektim ama dün spora başladığım için bugün kolumu kıpırdatacak halim yoktu.Hemde ablamla buluşup bir arkadaşa gittik.Ordan eşim aldı ablamı ikea ya  bıraktık bizde güzel havayı değerlendirelim diye palladıum avm terasına oturduk.Ne güzel değerlendirmişiz dimi:)))
Özsütte çaylarımızı yudumlarken arkadaşım aradı hadi bize gelin diye eşim biraz nazlandı ama yine de kalktık onlara gittik.11 e doğru eve geldik ben bi koşu ortalığı derledim mutfaga koşup kek çırptım(pancarlı kek) yaptım tabii kii.Sırf arkadaşım çok merak ettiği için ve onu kıramadığım için yaptım.Haberi yok yapacağımdan bu saaten sonra hiçbir hazırlık yapma yaparsanda delisin dedi:)))Evett deliyim daha öncede itiraf etmiştim:)))

Şimdi keklerimi fırından çıkardım gözümden uyku akıyor bu postu bitirip kütt yatacağım.
Yarın gerçekten de yoğun ve hareketli bir gün yaşayacağım.Allah izin verirse sabah erken kalkıp evimi temizleyeceğim sonra eşim beni kadıköye bırakacak.Ordan eminönüne ordan yenibosna metroya ordan marmaraya anneme geçeceğim.Sonra saat 4 gibi annemden kalkıp önce yenibosna metroya sonra eminönünde arkadaşımla buluşup birlikte bana geleceğiz.

Ve akşamda misafir ağırlayacağım....

Nasıl ben yazarken yoruldum siz okurken yoruldunuz mu:)))

Rabbim önce sağlık sıhhat güç kuvvet versin yeter ki...
Siz de bana dua edin olur mu...

Allah a emanet olun...iyi geceler...

10.04.2010

BÖĞÜRTLENLİ TART


MALZEMELER:

4 yumurta
4 kahve fincanı un
4 kahve fincanı şeker
1/2 paket kabartma tozu

tartın üzerine:

1 paket vişne jölesi
200 gr.ahududu veya böğürtlen veya frambuaz
(taze veya dondurulmuş:)

 HAZIRLANIŞI:

Yumurtaları şekerle birlikte çırpın.Unu ve kabartma tozunu ilave edip çırpmaya devam edin.Tart kalıbını yağlayıp un serpip hamuru kalıba boşaltalım ve 180 ısılı fırında pişirelim.
Tartı kalıbı içinde soğutup çıkaralım.Aynı kalıbı yıkayalım.Jöleyi üzerindeki tariften 1/2 su bardağı eksik su ile hazırlayalım.Meyvalarımızı jöleye  ekleyip karıştıralım.Tart hamurunu pişirip yıkadığımız kalıba jöleye boşaltalım.Jöle donana kadar buzlukta bekletelim.Donan jöleyi kalıbı ile birlikte tartın üzerine ters çevirelim.1/2 saat jölenin tart altlığına yapışmasını bekleyelim.Kalıbı dikkatle çıkaralım.servis yapana kadar buzdolabında saklayalım.

(ben jöleyi bir türlü kalıptan çıkaramadım jöle kalıbının tabanına sıcak su ile ıslatımış bez serdiğim halde.en sonunda fazla vaktim kalmayınca spatula ile kaldırıp tartın üzerine yapıştırmak zorunda kaldım.eğer vaktiniz varsa beklemenizi tavsiye ederim.çünki bu görüntü o kadar güzel görünmüyor:( fotoğrafladım ama sadece tarifini vermek için)

KEŞKEK



Canım annem geçenlerde bir komşusunda yemiş bu keşkeği çok beğenmiş ve ben çok sevdiğim için bize de yaptı.Normalde ya tavuklu ya da etli karışık yapılırdı.Ama bunun eti üzerine konuyor ve tadı gerçektende harika oluyor.
İşte size hemen pratik bir tarif:

Buğdayları akşamdan bir tencereye alıp üzerini aşacak kadar su ekleyip 10-15 dakika kaynatın.
Ertesi gün içine biraz daha su ve tereyağ ilave ederek yumuşayana kadar karıştırarak pişirin.
Etleri kuşbaşı iriliğinde doğrayıp kendi suyunu çekene kadar kavuralım sonra biraz salça  biraz tereyağı  ve su ilave ederek etler yumuşayana kadar pişirin.
Sonra tabağa keşkeğimizden üzerine etimizden koyup etin suyundan gezdirip servis yapalım...


7.04.2010

face grubu kahvaltıda ve iyi ki doğdun annem...

Pazartesi akşam gelecek olan misafirlerim son dakika gelmekten vazgectiler.
Ben de böreğimi fırınlayıp çayı demleyip eşimle beraber diğer mamalarımızla oturup afiyetle yedik.Kalan börekleri buzluğa kaldırdım kurabiyemi ve tartımı paket yaptım ve gece anneme geldim.
Daha önce bahsettiğim face grubuyla salı sabahı kahvaltıda buluşacaktık.Sabah 8de kalktım ve arkadaşa telefon açtım.9:10 da beni aldılar ve 10 a doğru başakşehire kahvaltı yapacağımız mekana geldik.Uzun zamandır görmediğim arkadaşım da geldi ve yine yeni insanlarla tanıştım.Yine kahkahalar attık güldük eğlendik.Süper güzel bir geçirdik.En kısa zamanda yeniden yapacağız.Çok iyi olur yeni insanlar tanımak kocaman masasın etrafını doldurup sohbetler etmek beraber hoşça vakitler geçirmek.Ben çok keyif aldım bu günü organize eden emeği geçen ve bize katılan bütün arkadaşlara teşekkür ederim...
Oradan y.bosna ya geçen arkadaşlarla birlikte ,geçtiğimiz perşembe davetli olduğum halde yağmur yüzünden gidemedim canım kardeşim esrama gittim.Eski dostum ümran da geldi.Hepimiz ayrı yerlere savrulduk ve yıllar sonra ilk kez sadece üçümüz biraraya geldik.Çok keyifliydi eski günlerimizi yad ettik.Dertleştik, güldük,ağlaştık,velhasıl hasret giderdik.4-5 saate sığdırmaya çalıştık özlemimizi.Umutlarımızı hayallerimizi paylaştık...
Saat 7 gibi abim geldi aldı ve airporta gittik beraber.Anneciğimizin doğum günüydü o gün hediye baktık birlikte.Derimoddan çanta ve ayakkabı aldık turkcell sağolsun:))İndirim yaptılar...
Akşam geldik ben hiç bozuntuya vermiyorum elimde paketler hayırdır diyo annem hiç arkadaşlarla alışveriş merkezine uğradıkta uygun fiyatmış aldım diyorum:))
Abim gelince verdik beraber çok sevindi annecim nerdeyse ağlayacaktı.Geç saate kadar aramadım sabah çıkarkende kutlamadım özellikle unuttuğumuzu düşünmüş:))Tabii abim unutmuş ben hatırlattım:))
Gece ilk kez erken yattım onbuçuk falandı o kadar çok başım ağrıyordu ki ilaç falan da almadım.kafayı vurup yattım.Yatış o yatış sabah onbuçukta gözümü açtım tam 12 saat uyumuşum dinlenmişim kendime gelmişim.
Kahvaltıdan sonra çok sevgili medine teyzemiz ameliyat olmuş ona bakmaya gittik fatihe.Sözümona çarşambayıda dolaşacaktık ama oturduk kaldık zaten yol uzun sürüyor sadece caddeyi gezebildik bir kaç mağaza öyle vitrinlerini seyrettik.Dönüşte annemin yan bloğundaki bir arkadaşa uğradık beyaz lahana sarması çekmiş bizi:))çook güzeldi eline sağlık ümmühan yenge...
Yeni girdik eve üzerimi değiştirdim ve oturdum b.sayarımın başına ve yazıyorum.
Eşimi aradım yarın akşam gelecek inş. beni almaya.Sadece bir geceliğine geldim kaç gecedir buradayım.Yarın sabahta kahvaltıya eski bir arkadaşıma gideceğim.Ne zamandır annene geldiğinde mutlaka gel diyordu yarın müsaitmiş ona haber verdim.
İşte böyle size iki günün özeti...
Ve anneciğimin doğum günü şiiri önceki yıllarda yazmıştım bakmak için burdan buyrun

5.04.2010

KUZUCUĞUMUN ROKETİ

orijinal post için


Olcay & Erva ( 32 aylık )





Bu haftanın konusu " uzay " olunca önce kitabımızdan bir uzay roketini inceledik. Astronatlar hakkında konuştuktan sonra da basit olarak bir roket yapalım dedik. Ihtiyacımız olan bir adet boş kağıt havlu rulosu, renkli kagit parçacıkları, çeşitli çıkartmalar, yapıştırıcı ve biraz hayal gücü.




Herhangi bir dergiden ya da elişi kağıdından küçük parçacıklar kestik/ yırttık. Bunları rulonun üstüne Erva gelişigüzel yapıştırdı. Sonra ince bir kartondan koni parça keserek roketin başliğini elde ettik. Üstüne de Erva en sevdiği yıldız ve bulut çıkartmalarını yapıştırdı. Ucuna da ambalaj kağıdından kestiğimiz parçaları tutturduk. İşte roketimiz uçuşa hazır!





Sonra evin içinde roketiyle uçuş denemeleri yaptı. Bu aktiviteden sonra astronat olucam diyerek dolaşmaya başladı.

4.04.2010

LALE ZAMANI

Dün gece ki postta belirttiğim gibi bu gün emirgan daydık...

Sabah 9 da kalktık hazırlandık ve 10 gibi ablamları alıp yola düştük.Her zamanki gibi yine koruya girerken trafiğe yakalandık uzun uzun bekledik.Sonunda zilzurna aç beyaz köşke girdik.Geçen sene nereyi boş bulursan kapıyordun ama bu sene ismini alıp sıraya koyuyorlar çok iyi olmuş.Bu sayede fazla beklemek yada sinirlenmek zorunda kalmadık.Enfes bir kahvaltı yaptık.Çok güzeldi.Hava sıcak hafiften rüzgarlıydı.Kuzucum Ervam scoteri olan çocukların peşinden ayrılmadıÇocuğun birine paylaşalım mı diyormuş:)).Anne-babası arkadaşlarıyla oyuncaklarını paylaşmasını söylediği için:)Bütün masaları hemen hemen dolandı bıdı bıdı konuştu onlara laf anlattı
Çok tatlıydı cimcimem benim.
Kahvaltıdan sonra ervayı parktan ayıramadık o salıncak senin o kaydırak benim dolaştı durdu...İki park dolandık hatta bir ara biz ablamla dolaştık beyler ilgilendi ervayla.En çok ona yaradı zaten koştu durdu bol bol...Bu arada ilk kez koruda sincap gördük:
yavru sincap





uçan sincap:))

Çook güzel ve keyifli bir gündü.Ablam kıskanacak ama erva olunca çook daha keyifli oluyor.Peşinde 4 kişiyi birden koşturuyor...Kimse de halinden şikayetçi değil:))
Akşam üstü emirgan dönüşü üsküdar a geçtik.Kemal abinin arkadaşları balık tutuyorlarmış beyler onlara katıldı.Zaten tedbirliydiler.Oltalar arabadaydı.Ablam yine Ervayı parka götürdü.Bu arada hava baya bir serinledi.Ben çok üşüdüm.Arabada oturdum.Çekirdek çitledim:))boğaza karşı:))
Akşam namazını kıldıktan sonra karnımız iyice acıktı ve akşam yemeği için bizim orada bi restauranta oturduk.Kemal abi sürekli takılırmış bize en beğendi yemeği söyledi.Arkasından da dondurmalı irmik helvası...Afiyetle yedik.
Rahatsızlığımda iki şişe serumu yiyince benim iştah açıldı.Ha bire ye babam ye.Canım hazırlamak istemiyor hazır sofra bulursam dayanamıyorum.Eskiden çok dikkat ederdim şimdi dikkat etmek istemiyorum sadece yemek istiyorum.Serumun azizliği:))
Evet bir pazar gününü hatta bir haftayı daha geride bıraktık.Normalde eşim pazarları da çalıştığı için ben nefret ederim pazar gününden.Ama bu gün çok güzeldi.2 senedir beraber gitmek istediğimiz ama bir türlü nasip olmayan emirgan korusuna hemde lale zamanı gitmek dolaşmak üstelikte en yakın dostlarla çook keyif vericiydi...Biz her sene eşimle gidiyorduk ama ablamlarla ilk kez birlikte gittik.Rabbim nazarlardan muhafaza eylesin.
Ablam bu günümü güzelleştirdiğin için sana ne kadar teşekkür etsem azdır neticede fikir senden çıktı...
Seni ve kuzucuğumu çook ama çoook seviyorum...
İyi ki varsınız....
İyiki hayatıma girmişsiniz.....

BAŞLIKSIZ:))

Neden başlıksız?

Çünki bi kaç telden yazacağım da ondan.

1.Saat farkıyla geç yazıyorum ama ancak fırsat bulabildim.
3.Nisan abimin doğum günü..
Benim için çok kıymetli,değerli abiciğim iyiki annem seni doğurmuş...
Ve iyiki benim abimsin...Bazen canımı sıksan beni üzsen de sen yine de benim abimsin asla senden vazgeçemem...Rabbim sana daima huzur sağlık sıhhat afiyet ferahlıklar versin.Günün ve ömrün aydınlık olsun...AMİN...


2.Bugün ev bakalım dedik sonuç biraz hüsrandı...Moralimiz bozuldu pek bi yerede bakamadık.Bizde beyler ve hanımlar olarak dolaştık durduk kafamız havada ev aradık.Sonra karnımız çok acıktı acıbadem çanak ta yemeğimizi yedik ve arkadaşımla ben geçen gece kafamızı ve zihnimizi arındırdığımız emirgan sahile gidelim dedik.Hiç üşenmeden kalktık ortaköy,bebek ve sonrasında emirgana sütişe oturduk.Çaylarımızı içtik yine sahilde dolaştık negatif enerjimizi denize attık pozitif enerjileri yüklendik.Bu kez hava serindi üşüdük fazla yürüyemedik.Dönüşte biz waffle diye tutturduk ve meşhur bebek abbas waffle uğradık uzun araç trafiğinden sonra:)Bir güzel waffle indirdik mideye.Ohhh afiyet olsun erisin inş.Eve geleli ancak yarım saat oluyor:)

3.Bu arada yarın Allah nasip ederse ablamlarla beraber emirgan korusuna kahvaltıya gideceğiz.Tabi ben böyle geç yatıp nasıl erken kalkabileceksem.Erken gidelim diye konuştuk trafiğe ve kalabalığa kalmak istemiyoruz.İnş.uyanabilirim.Arkadaşıma da dedik sizde gelin diye eşi güldü iyi artık biz emirgan dan ev arayalım diyorduk boğaza yakın oluruz diye ama gerek kalmadı haftanın kaç günü zaten buradayız dedi:))
Her ne kadar gündüzü moralimiz bozulup hüsrana uğrasak ta gece çok keyifliydi.Yarın daha keyifli geçer diye ümid ediyorum nede olsa kuzucum olacak yanımda.
Yarın gece yazarım yine eğer gidersek...
Şimdilik iyi geceler...

1.04.2010

1 NİSAN ŞAKASI:((


Bu gün için kaç gün önceden programım hazırdı.Çok sevdiğim arkadaşım kardeşim istanbul da annesine gezmeye gelmiş ve bizleri çağırmıştı.Baya bi kalabalık olacaktı herkes bir arada bütün sevdikleri falan.Bi heves sabah uyandım eşim benim işim var sen  kendin gidersin dedi.Beni sadece kadıköy e iskeleye bırakacaktı ben oradan karşıya geçecektim falan filan işte.
Kahvaltı yaparken balkonunun camına pıt pıt yğmur düşmeye başladı önce önemsemedim ama sonra...
Bardaktan boşanırcasına yağmaya başladı karsıdaki evler görünmez oldu...
Annemi ve sevgili kardeşim esramı arıyorum burada yağmur yok diyorlar:(
Ama ne mümkün dışarı adım atmak üstelik bekleyim bikaç saat sonra gideyim diyeceğim ama öyle bi yağıyoki hiç kesilecek gibi değil.Zaten saat nerdeyse 12e geliyor bikaç saat daha beklesem geç kalırım.Mecburen ertelemek zorunda kaldım:(
Ayın 17.sine kadar buradaymış inş.o zamana kadar görüşürüz.
Bu arada ablam rahatsızdı hatta sabah namazı vaktinde aramıştı ben çok kötüyüm acile gideceğim sanırım sen ervayı beklermisin diye.Sonra biraz iyi olmuş vazgeçmiş gitmekten.
Bari karşıya geçemiyorum ablama gideyim de bi yardımım dokunsun dedim.Ablamın evi ile eşimin işi çok yakın birbirine.Neyse geldim ablama hoşbeş ervayla oyun falan derken hava bir güzelleşti inanamadım.Sanki sabah bana 1 nisan şakası yaptılar.Bu kadar olur yani:(
Nasibim yokmuş demek ki arkadaşımda:(
Ama ablam için çok iyi oldu rahatsızlığını bir nevi unuttu moral oldum onlara:))
Ervamı çıkarttım parka biraz oynattım dolaştırdım.
İşte böyle dostlar hayatta bazen yaptığınız planlarınız tutmayabiliyor...
Neyse sağlık olsun artık ne diyim...