Pages

30.12.2010

PORTAKALLI KEK



Tam kış mevsiminde bol bol sulu sulu portakal zamanındayız. Ben de eşime ziyarete gelenler için kek yapmaya karar verdim.Bir kaç gün öncesinde sodalı keki süt kullanarak yapmıştım.
Bu sefer de portakallı yapayım dedim.Aslında ben buraya tarif koyduğumu sanıyordum ama meğer yazmamışım.Alışkanlık oldu artık her yaptığımın fotografını çekmek :) İyi ki de çekmişim bakın şimdi tarifini veriyorum.
Benim klasik kek tarifim vardır.Bütün keklerimi o tarife göre yaparım, neli olmasını istersem o tarif üzerine kullanırım.
Bu da aynı tarife portakal katılmış hali.


MALZEMESİ:

3 yumurta
1,5 su bardağı şeker
1 çay bardağı sıvıyağ
1 su bardağı süt
1 portakal kabuğu rendesi
1  su bardağından biraz az portakal suyu
3 su bardağı un
1 kabartma tozu

YAPILIŞI:

Yumurtaları şekerle birlikte krema kıvamına gelene kadar çırpın.
İçine sıvıyağı ve sütü ekleyin.
Önce portakalın kabuğunu rendeleyip sonra suyunu sıkın ve karışıma ekleyin.
Unu ve kabartma tozunu ilave edip çırpmaya devam edin.
Yağlanmış kek kalıbınıza kek karışımını dökün ve 180 ısılı fırında pişirin.


  • benim kullandığım portakallar bol suluymuş bu yüzden bir portakaldan nerdeyse 1 bardağa yakın su çıktı.

28.12.2010

ÇOK ŞÜKÜR...

Burada eşimin rahatsızlığından  bahsetmiştim sizlere.O günden bu sabaha kadar sürekli yattı.
Dün saatler ilerledikçe ikimizin de içinde dile getiremediğimiz huzursuzluk vardı, kontrol günümüz gelmişti.Açıkcası korka korka gittik yani kendi adıma ben öyleydim.
Komşumuz ablacımın sevgili eşi Kemal abimiz götürdü bizi hastaneye.Sağolsunlar ailece çok yardımcı oldular bize her an bizimle birlikteydiler.Hatta küçük kuzucuğumuz Ömer amcasının başından bir an bile ayrılmak istemedi onu hep güldürdü,eğlendirdi,moral verdi ve çok güzel bir de süpriz yaptı :)

Saat 12 gibi doktorun ofisindeydik hiç bekletmeden içeri aldılar,doktorumuz muayene etti önceki muayene de sol bacaktaki refleks yokmuş,ama bu gün yaptığı muayene de refleks geri gelmiş.Bu çok önemli bir adım böyle bir şeyin geri gelmesi beklenmeyen bir şey dedi,elhamdülilllah bu bize  Allahü Tealanın bir ihsanı çok şükür.
Bunun dışında eşime hep ters hareketler yapıyorsun,kendine çok dikkat et,vücudunu hor kullanma,daha yaşı çok genç bu yaşta böylesin ileri yaşların da çok zorlanırsın,en az 15-20 kilo vermelisin,öne doğru eğilme,namazlarını oturarak kıl  diye uyarılarda bulundu ve 15 gün fizik tedavi verdi.
Ben --sonrası ameliyat mı diye,sorduğumda; cevabı geçen seferkiyle aynı oldu-- hangi birini ameliyat edelim 1-2 tane değil ki, dedi.
Mr sonuçlarında baktığımda gördüm 6- 7  disk de problem var.
Evde hiç yataktan kalkmadan istirahat etmesi (sadece tuvalete izni vardı) bir de tabii siz sevdiklerimizin hayır duaları sayesinde korktuklarımız başımıza gelmedi.
Doktorumuz yine de bunu asla hafife almayın bilakis bu çok ciddi bir durumdur demeyi de ihmal etmedi.
15 günlük fizik tedavinin ardından tekrar bi kontrol olacak,bu akşam itibariyle başladı fizik tedaviye.

Bir de aman arkadaşlar ne olur sizlerde kendinize çok dikkat edin,aman bir şey olmaz demeyin,öne  doğru birden eğilmeyin dizlerinizi kırarak eğilin,dönerken ters hareket yapmayın bütün vücuduzla dönün,ağır birşey taşımayın çok ama çook dikkat edin.Çünki bir defa belinizi incitirseniz bunun bir daha telafisi mümkin değil.


Rabbim bütün hasta kullarına şifa versin,korktuğumuz şeylerden bizleri korusun...

Bizleri yalnız bırakmayan arayan bizzat ziyaretimize gelen bütün dostlarımıza da çok teşekkür ederiz,sizlerin ziyaretleriniz ona çok büyük moral oldu...
Böyle zamanlarda belli oluyor insanın gerçek dostları,onu gerçekten sevenleri...

27.12.2010

YILBAŞI VE NOEL

Yılbaşı kutlamak ve Noel

Sual: Yılbaşı ile Noel hakkında bilgi verir misiniz? Yılbaşı kutlanır mı?
CEVAP
Yılbaşı ile Noel birbirinden farklıdır; fakat Noel kutlamalarının devamı sayılabileceğinden yılbaşı gecesi onlar gibi eğlenmek, çam kesip evi çamla süslemek caiz olmaz. Çünkü bayramlarında onlar gibi eğlenmek, onlara benzemek olur.

Din kitaplarında buyuruluyor ki:
Noel günü ve gecesinde, kâfirlerin paskalya ve yortularında, onlar gibi bayram yapan küfre girer.

Yılbaşı münasebetiyle Türkiye’nin ve dünyanın çeşitli yerlerinde milyonlarca çam fidanı Noel hurafesi uğruna kesilip yok edilmektedir. Hıristiyan ülkelerde olduğu gibi, Müslüman ülkelerde de bu cinayetler işlenmemeli. Hıristiyanlara benzememek için yılbaşı gecesi hindi yememeli! Yenirse mekruh olur. Birkaç gün sonra yenebilir. Kumar oynamak, tombala çekmek gibi oyunlar ise zaten her zaman caiz değildir. Bu gece, gayrı müslimlere benzemek gayesiyle çeşitli yiyecek, içecek almak da caiz olmaz.

Her zaman ne alınıyorsa onları almakta mahzur yoktur. Bu geceye ayrı bir önem vermemelidir.

Yalnız Hıristiyanların değil, Yahudilerin ve bütün bâtıl dinlerin ibadetlerini yapmak, onlara benzemek olur. Mesela 21 Martı Nevruz Bayramı diyerek kutlamak da böyledir. Kâfirlerin ibadetleri ve çirkin işleri hariç, mubah olan âdetlerini yapmakta mahzur yoktur. Yani onlara benzemiş olunmaz.

Noeli kutlamak asla caiz değildir. Bir zaruret olursa, caiz olur. Mesela devletlerarası protokolde zaruret olduğu için kutlamak caiz olur. Fakat, Noel ile ilgisi olmayan yılbaşında bir Müslümana tebrik kartı yazıp, yeni bir yılın insanlık için, Müslümanlar için hayırlı olmasını dilemek günah değildir. Yahut, (yeni yılın kutlu olsun) diyene, (seninki de kutlu olsun) demek günah olmaz. Bu inceliği anlamalıdır!

Müslüman her gece neleri yapıyorsa, bu gece de onları yapmalıdır! Sanki mübarek geceymiş gibi mevlid okutmak, sohbetler düzenlemek uygun değildir. Bu gecenin diğer gecelerden farkı yoktur. Bu geceye değer veriyormuş gibi hareket etmek doğru değildir. Müslüman her gece neleri yapıyorsa, bu gece de onları yapmalıdır!

Noel gecesinin zamanı
Sual:
 Hıristiyanların dini bayramı olan Noel gecesi ne zamandır?
CEVAPİsa aleyhisselam, dünyada az kalıp göğe çıkarıldığından, kendisini de ancak 12 havari bilip, İseviler az ve asırlarca gizli yaşadıklarından, Noel gecesi doğru anlaşılamamıştır. 25 Aralık, 6 Ocak veya başka bir gündür. Kesin değildir. (Takvim-i Ebüzziya)
Miladi yıl, en az 300 yıl noksandır; çünkü İsa aleyhisselam ile Muhammed aleyhisselam arasındaki zaman, bin yıldan az değildir.(Burhan-ı kat’i)

İsa aleyhisselamla Muhammed aleyhisselam arasında, 963 yıl vardır.(Mevahib-i ledünniyye)
Hicri yıl kesindir. Miladi yıl, doğru ve kesin değildir. Günü de, yılı da yanlıştır. (S. Ebediyye)
Sual: Hıristiyanlar, Hazret-i İsa’nın yılbaşında geleceğine inandıkları için mi yılbaşını kutluyorlar?
CEVAPHıristiyanların, Hazret-i İsa’nın yılbaşında geleceğine dair bir inanışları yoktur. Onlar Hazret-i İsa’nın çarmıhtan öldüğüne inanırlar. (İnsanları günahtan kurtarmak için Tanrı, oğlu İsa’yı öldürdü) derler. Bazen İsa aleyhisselam için (Oğul Tanrı) bazen de (Tanrı üçtür. Üç tanrı birdir) derler. Bu saçmalıklar da İncillerde yapılan tahrifattan ileri gelmektedir. Hıristiyanların eğlenceleri, Noel Baba dedikleri hayali varlık içindir.

Kur'an-ı kerimde, Nisa suresinin 157 ve 158. âyet-i kerimelerinde, İsa aleyhisselamın öldürülmediği, öldürülen [Çarmıha gerilen] kimsenin başka birisi olduğu, İsa aleyhisselamın göğe kaldırıldığı bildirilmektedir. Al-i İmran suresinin 54. ve 55. âyetleriyle, başka surelerde de bu hususta bilgi vardır. İsa aleyhisselam, Hazret-i Mehdi [ve Deccal] zamanında gökten inecektir. (Mektubat-ı Rabbani c.2, m.67)
Bu husustaki hadis-i şeriflerden birkaçı şöyle:
(Ruhum yed-i kudretinde olan Allah’a yemin ederim ki, Meryem’in oğlu İsa, adil bir hakem olarak aranıza inecek, haçı kıracak,domuzu öldürecek, cizyeyi kaldıracak, İslam’dan başka şeyi kabul etmeyecektir.) [Buhari]

(Vallahi Meryem’in oğlu adil bir hakem olarak inecek, haçı parçalayacak, domuzu öldürecek, kin, nefret ve haset ortadan kalkacaktır.)
 [Müslim]

(İsa inecek, İslamiyet yolunda savaşacaktır. Onun zamanında Allahü teâlâ, müslümanlardan başka herkesi helak edecektir. Deccal da helak olacaktır. İsa, kırk yıl yeryüzünde yaşayacak, sonra ölecektir. Cenazesini müslümanlar kaldıracaktır.)
 [Ebu Davud]

(İsa benim yanıma gömülecektir.)
 [Tirmizi]

[AÇIKLAMA: Hadis-i şeriflerde geçen, Domuzu öldürecek demek, domuz avına çıkacak demek değildir. "Domuz eti yemeyi yasaklayacak" demektir. Haçı kıracak, yani Hıristiyanlığı kaldıracaktır. Başka bir hadis-i şerifte (Mizmarları kıracak) buyurulmuştur. Yani her çeşit çalgıyı yasak edecektir.]

Sual: Yılbaşında hıristiyanlara tebrik kartı yazmak caiz mi?
CEVAPYılbaşı için caiz, Noel için caiz değildir.

Sual: Bir hıristiyan Noel gününde, öncesinde veya sonrasında Noel maksadı ile bir müslümana (arkadaşına veya akrabasına) hediye verse, bu müslümanın bu hediyeyi alması ve kullanması caiz olur mu?
CEVAPNoel maksadı ile verilmez yılbaşı maksadı ile verilmiştir. Noele saygı gösteren kâfir olur.

Verilen hediyenin mahzuru olmaz. Yiyecek ise yılbaşından iki üç gün sonra yenebilir.

Sual:
 Yılbaşında bazı aileler evlerinde TV izleyip, aile efradlarıyla oturup vakit geçiriyorlar, yiyip içiyorlar. Bunlardan haram işleyenlerin (mesela içki içen oynayıp zıplayan, piyango çeken, tombala oynayan falan) kâfir olma tehlikesi var mıdır? Bunları yapmadan normal aile görüşmelerini bu güne denk getirmenin bir mahzuru olur mu?
CEVAPKâfir olmak, niyete bağlıdır. Kâfirlerin Noelini kutlamak niyetiyle ise küfür olur. Yılbaşı eğlencesi şeklinde olursa küfür olmaz. Elbette içki, kumar ise zaten haramdır.

Sual:
 Yılbaşını yeni yıl geldi diye kutlayan, hediyeleşen, sevinen Müslüman kâfir olur mu?
CEVAPNiyetleri önemli, yeni bir yıl geldi diye sevinip hediyeleşirlerse küfür olmaz.

Sual: Bir başkasının bu geceye özel olarak pişirdiği mubah yemekleri (hindi gibi) yemek uygun mu?
CEVAPÖzel yiyecekleri o gece yemek mekruh olur. Birkaç gün sonra yemekte mahzur olmaz.

Hicri şemsi ve hicri kameri takvim
Sual:
 Hicri şemsi ile hicri kameri takvim ne demektir? Bunlar ne zaman başladı?
CEVAPHicret esnasında, Medine şehrinin Kuba köyüne gelindiği 20 Eylül 622 günü, (Hicri şemsi) tarih başlangıcı oldu. (Hicri kameri) tarih de, o senenin Muharrem ayından başlar, yani hicri kameri yılbaşı 1 Muharrem’dir. Hicri kameri yılın başlangıcı da, 16 Temmuz 622 tarihindeydi.

Sual: Kâfirleri taklit etmek nasıl olur?
CEVAPKâfirlere ibadette benzemek haram veya küfürdür. Ama âdetlerde benzemek caizdir. Uçağa, trene, arabaya binmek, pantolon giymek caizdir. Peygamber efendimiz papaz ayakkabısı, Rum cübbesi giymiştir. Kâfirin dinine benzemek caiz olmaz, haç takmak, zünnar takmak gibi. Noeli kutlamak caiz değildir. Ama yılbaşı farklıdır. Noeli kutlayan kâfir olur. Yılbaşında birisine yeni yılın kutlu olsun, yeni yılın müslümanlara hayır ve bereket getirsin demek caizdir. Herkes için yeni bir yıldır. Noel ise hem herkes için değil, hem de Hıristiyanların bayram günüdür.

Yeni yıl tebriği
Sual:
 Miladi yeni yıl için tebrik kartı satmak, yeni yıl için tebrik kartı göndermek, tebrik etmek caiz midir?
CEVAP
Evet, yeni yıl için caiz, Noel içinse zaruretsiz caiz değildir.

Miladi yılbaşında ibadet
Sual:
 (Miladi yılbaşı gecesi İsa aleyhisselamın doğduğu gece ise, bu geceyi Kur’an okuyarak, namaz kılarak, mevlit okuyarak, ilahi söyleyerek geçirmeli) deniyor. Bu gece, dinimizde, mübarek bir gece olarak bildirilmediğine göre, mübarek gece muamelesi yapmak, mevlit vesaire okumak yanlış olmaz mı?
CEVAPElbette, yanlış olur. Her gece ne yapılıyorsa aynısı yapılmalı, farklı bir şey yapılmamalı. Her gece Kur’an-ı kerim okuyan bu gece de okuyabilir; ama bu geceye ayrı muamele etmemeli, her gece ne yapıyorsak, bu gece de onu yapmalı. İsa aleyhisselamın o gecede doğduğu da zaten belli değildir.

Kesin olsa bile, dinimizin mübarek olarak bildirmediği bir güne özel muamele etmek, mevlit vesaire okutmak uygun olmaz.

kaynak :  dinimizislam.com

bir de şuna dikkat çekmek istiyorum; hristiyanlar bizim kurban bayramımıza laf atıyor bizleri hayvan katliamıyla suçlayıp barbar diyorlar,ancak kendileri bu günlerde hindi yemekten asla vazgeçmiyorlar,ve maalesef bizim ülkemizde de sözde müsliman geçinen ama müslimanlığı sadece nüfüs cüzdanında kalmış kimselerde hindi yemeyi adet haline getiriyorlar.geçtiğimiz gün haberlerde gördüm bir süpermarkette tam 3000 yanlış okumadınız tam 3 bin adet hindi siparişi almışlar,bu sadece o marketin aldığı sipariş diğer marketleri,restaurantları varın siz düşünün.şimdi söyleyin bakalım kim hayvan katliamı yapıyor kim barbar...onlar bizim dini bayramlarımıza saygı gösteriyorlar mı? biz neden onların noellerini kutlayalım...lütfen dikkat edelim onların oyununa gelmeyelim...


 

PASKALYA ÇÖREĞİ

Geçen hafta yani 4. haftamızda yaptığımız çöreğimiz.
Yayınlamaya ancak fırsatım buldum.

Mis kokulu ve çok da lezzetli oldu. Bayıla bayıla yedik, hafta sonu bi heves komşumla beraber yaptık.
Bizim yaptığımız da çok güzel oldu,eşlerimiz bile ilk görünce çok beğendiler.


bu kursta yapılan


bu da bizim evde yaptığımız 
en küçüğüne dikkat edin :)
Erva'cımın marifeti :)

Artık tarife geçelim mi ?

MALZEMESİ:

3 yumurta (1 sarı üzerine )
50 gr margarin (biz tereyağ kullandık)
1 su bardağı pudra şekeri
1 yaş maya
2 yemek kaşığı mahlep
1 su bardağı ılık süt
1 fiske tuz
aldığı kadar un
üzerine fındık kırığı

YAPILIŞI:

Ilık sütte maya kabartılır.
Yoğurma kabına un elenir,ortası havuz gibi açılır.
Sütlü maya dökülür,margarin ve yumurtalar eklenir.
Pudra şekeri, mahlep ve tuz unun üzerine katılır.
Ortadan başlanarak kulak memesi yumuşaklığında bir hamur yoğrulur.
Üzeri örtülüp 15-20 dakika mayalandırılır.
Hamurdan küçük parçalar kopartılır.
Her parça kenarları ince ortası kalın şekilde rulo yapılır.


3 tanesinin uçları birleştirilir.
Saç örgüsü yapılır.
Yağlanmış tepside biraz daha mayalandırılır.
Üzerine yumurta sarısı sürülüp fındık kırığı serpilir.
170 ısılı fırında kızarana dek pişirilir.




25.12.2010

RUMELİ BÖREĞİ & DAMAT PAÇASI & TAVUK PAÇASI BÖREĞİ

Kursta adını ilk duyduğumda yeni bir tarif daha öğreneceğim diye heyecanlanmıştım.
Ama tarifini alınca aslında bildiğim börekmiş.
Daha önce burada bahsettiğim davetimde yapmıştım  Emine Beder'in tarifine göre.
Adı tavuk paçası böreği diye geçiyordu kitabında.


bu benim arkadaş davetimde yaptığım.


Bu da çok sevdiğimiz Güzide yengemizden malzeme aynı ama bunda porsiyonluk değil tepsiye diziliyor  yufkalar.
Adı ise damat paçası diye geçiyor.


Bu da kursta yapılan benim yaptığımla aynı şekilde bunun adı da rumeli böreği diye geçiyor.

Adına siz ne derseniz deyin benim duyduğum isimleri bunlar.
İç malzeme ve yapılış şekli hepsi de aynı.
Şimdi sıra tarifinde:

MALZEMESİ:

5 adet yufka
1 büyük tavuk göğsü
çeyrek limon suyu (tavuğu haşlarken kullanılacak kokusunu almak için)
tuz,karabiber
1 çay bardağı sıvıyağ
2 su bardağı tavuk suyu 

Sosu için:

2,5 su bardağı tavuk suyu
3 yemek kaşığı sıvıyağ
3 yemek kaşığı un
3 yemek kaşığı yoğurt
3 diş sarmısak
2 çorba kaşığı sirke
2 yumurta sarısı

Üzerine:

tereyağda kızdırılmış kırmızı biber

YAPILIŞI:

Tavuk eti,bol suda limon suyuyla haşlanır.
Didiklenip tuz ve karabiberle harmanlanır.
Yufka 6'ya bölünür.(Emine Beder'in tarifinde 4'e bölünüyor.)
Üzerine sıvıyağ sürülüp,tavuklu harçtan konulur.
Rulo yaparak saralım ve ruloların bir ucu sabit kalacak şekilde kendi etrafında döndürerek yuvarlak şekil verelim.(gül böreği gibi)
Diğer yufkalarda aynı şekilde sarılıp yağlanmış fırın tepsisine dizelim.
180 ısılı fırında kızarana dek pişirilir.
Fırından alır almaz üzerine 2 bardak tavuk suyu gezdirip tekrar 5 dakika daha fırınlanır.
Küçük bir tencereye unu,yoğurdu,dövülmüş sarmısakları ve tavuk suyunu ekleyip karıştırarak koyulaşana kadar pişirelim.
Sirkeyi ekleyip altını kapatalım.
Pişen börekleri servis tabağına alalım üzerine sosu döküp tereyağda kızdırılmış kırmızı biber gezdirerek sıcak servis yapalım.

Tepside döşeme şeklinde yapılacak ise normal tepsi böreği şeklinde yufkaların araları yağlanarak pişirilir.
Fırından çıkarınca üzerine tavuk suyu dökülür sonra haşlanmış ve didiklenmiş tavuklar konulup yeniden fırınlanır.
Fırından çıkarınca üzerine sos ilave edilip tereyağda kızdırılmış kırmızı biber gezdirilir.

24.12.2010

YEMEK KURSU 4. HAFTA KREMALI BADEM ÇORBASI ve YUFKALI KÖFTE ve ACEM PİLAVI

Geçen hafta ki yemek kursu fotografları elime ancak çarşamba günü ulaşdı.
2 gündür de eşimin sağlığıyla ilgilendiğim için ancak şimdi fırsat bulabildim.
Geçtiğimiz hafta ki menümüz şöyleydi:

Kremalı Badem Çorbası
Yufkalı Köfte
Acem Pilavı
Paskalya Çöreği
Rumeli böreği


Fazla birşey yazmak içimden gelmiyor o yüzden hemen tariflere geçmek istiyorum affınıza sığınarak...


Kremalı Badem Çorbası

MALZEMESİ:

4 yemek kaşığı toz badem
3 yemek kaşığı sıvıyağ
2 yemek kaşığı un
1 küçük kutu krema veya 1 su bardağı süt
su,tuz

Üzerine :
1 yemek kaşığı tereyağ
kırmızı toz biber

YAPILIŞI:

Toz badem,un ve sıvıyağ 4-5 dakika kavrulur.
Soğuk su ilave edilir.
Kaynayana kadar karıştırılır.
2-3 dakika daha pişirilir.
Ilıştırılan kreması ilave edilir.
1-2 taşım daha kaynatılıp tuz ilavesiyle altı kapatılır.
Tereyağda kızdırılan toz biber üstüne dökülüp servis yapılır.


Yufkalı Köfte

MALZEMESİ:

500 gr kıyma
bayat ekmek içi
3 yemek kaşığı çekilmiş ceviziçi
2 yemek kaşığı çekilmiş antep fıstığı
1 kuru soğan
tuz,karabiber
2 yufka
2 yumurta

Üzerine:
domatesli sos veya mantarlı sos veya sarımsaklı yoğurt

YAPILIŞI:

Kıyma,rende soğan,ekmek,ceviziçi,fıstık,tuz ve karabiberle köfte yoğrulur.
2'ye ayrılır.
Birinci yufka tezgaha serilir.
Üzerine çırpılmış yumurta sürülür ikiye katlanır.
Yufkanın geniş kısmına rulo yapılan köfte konulup kenarları kapatılıp sıkıca rulo yapılır.
Üzerine yumurta sarısı sürülüp 2 parmak kalınlığında kesilir.
2.ci yufkaya da aynı işlam yapılır.
Yağlanmış tepsiye dizilir.
180 ısılı fırında kızarana dek pişirilir.
Üzerine arzu ettiğiniz sosu döküp servis yapılır.

Biz kursta sadece yoğurtlu sos yaptık,ben eve gelince eşim sever diye yaptığım da bir kısmına domates sosu bir kısmına da yoğurt döktüm her iki türlü de çok lezzetli oluyor.



ACEM PİLAVI

MALZEMESİ:

2 su bardağı pirinç
3 adet havuç
2 tavuk but
2 su bardağı haşlanmış nohut
2 yemek kaşığı tereyağ
tuz,karabiber
biraz sıvıyağ


YAPILIŞI:

Pirinç tuzlu suda 1 saat ıslatılır.
Nohutlar haşlanır.
Havuçlar rendelenir sıvıyağda sotelenir.
Tavuklar haşlanır,ılıyınca didiklenir.
Az yağda sotelenir.
Altı dar üstü geniş bir tencerenin en altına tavuk eti,üzerine nohut,üzerine sotelenen havuç en üstü süzülen pirinç konur.
4 su bardağı su kenarından eklenir.
Tuz ve karabiber serpilir.
Tereyağ üzerine paylaştırılır.
Kısık ateşte pirinçler yumuşayana dek pişirilir.
15-20 dakika demlendirilir.
Bir tepsiye ters çevrilerek servise sunulur.




23.12.2010

HERŞEYİN BAŞI SAĞLIK

Evet herşeyin başı sağlık,sağlık olmayınca hiç bir şeyin anlamı olmuyor.
Önümüzde bizi neyin beklediğini bilmeden planlar yaparız.
İş-güç koştururuz kendimizi, sağlığımızı hep ihmal ederiz.
Ta kii vücudumuz bize sinyal gönderene dek...

Geçtiğimiz haftalarda eşim belim ağrıyo diye geldi eve iki büklüm halde.
Bir-kaç gün evde dinlendi sonra yine iş-güç başladı çalışmaya.
Aradan geçen zamanda beli düzeldi ama sol bacağım ağrıyo diyordu.
Doktora falan gitmedik evde voltaren-orjin kullandık, kas gevşetici ilaç aldı.
Annemde yıllardır belinden rahatsız bu yüzden alışıktım bel hastalığına.
Öyle fazla bir ağrısı falanda yoktu.
Ama zaman geçip 2-3 haftadır bacağındaki ağrı geçmeyince sonunda doktora gitmeye karar verdik.
Ben yaklaşık 2 yıl önce sırtım tutulunca acil olarak acıbadem de prof.dr. Sabri Narman'a gitmiştim.
Yine ona gidelim dedik ve gece gece arayıp randevu aldık,salı günü saat 10:30 a.
Doktorumuz muayene etti ve :
--nerde kaldın sen bu zamana kadar çok geç kalmışsın senin bu ağrıya dayanman imkansızdı sürünmen gerekiyordu.dedi.
Daha muayenede anladı ne olduğunu ama detaylı görebilmek için mr istedi.
Akşamüstü mr çektirdik, hatta nasıl olsa hastanedeyiz diyerek uzun zamandır ihmal ettiği kulak burun boğaz doktorundan da randevu aldık.5 yıldır kaçtığı burun ameliyatını artık kaçışın yok olman lazım dedi doktor ve haftaya çarşambaya ameliyat yazdı.
Biz çarşamba ameliyat olacak diye beklerken:

Mr görüntüsü doktorumuzun ekranına hemen geliyor akşam çekildikten sonra gittik doktorun ofisine bizden 5 dakika önce çıkmış.
Biz de bu sabah gittik doktorla görüşmeye.
Aslına bakarsanız laylaylom gidiyoruz yani önemli bir şey olabileceğini düşünmüyoruz.
Ama daha doktorun ofisine girer girmez demesin mi;
-naptın oğlum sen mahvetmişsin kendini,kaç yerinden gitmiş diye tıbbı terimlerle ne olduğunu anlattı.
Biraz daha geç kalsaydın 2 bacağında giderdi dedi ve ekledi:
--5 gün boyunca hiç kalkmadan yatacaksın,sadece tuvalete kalkacaksın oda çok sık olmamak şartıyla.Tedavin bu yatmana bağlı.Salı günü kontrole gel o ben anlarım senin yatıp yatmadığını o zaman nasıl bir tedavi izleyeceğimize duruma göre bakarız.
-Ameliyat bile diyemem şimdi o kadar zor ki bunu yapmak  belden neredeyse bacağa kadar.
-Bu hemen olan birşey değil yıllardır hiç dikkat etmemişsin kendine en son bi ters hareketle bu hale kadar ilerlemiş.
-İğne yazıyorum mutlaka eve gelsin evde vursun
--burun ameliyatını da erteleyin bu çok daha önemli .dedi.
Biz eşimle şoktayız.
Böyle bir sonuç hiç ummuyorduk.
Şimdi evde yatak odasını ona göre düzenledim.
Televizyonu,  dvd playere getirdim odadan canı sıkılmasın diye.
5 gün dile kolay bu gün ilk günüydü,şimdi yaa ben ne yapacağım 5 gün nasıl yatacağım patlarım diye düşünüyor.
Allahu teala inşallah kolaylığını verir tabii şifasını da.
Bu 5 gün çok önemli bizim için sonrasında ne olacağı bu günlere bağlı.
Fıtık harici tam şu var bile demiyor doktor çünki birkaç yer birden neredeyse ...
Tabii moral de çok önemli sağolsun kuzucuğumuz Erva bile ilgileniyor  ömey amca diye başından ayrılmıyor,onu güldürüyor.
Komşularımız geldi geçmiş olsuna bir ihtiyacınız olursa yanınızdayız dediler.
Ne seviyorsa yapalım diyorlar ki yapıp getirdilerde.
Ben de biliyorum ki Allah için gece gündüz yardımımıza koşarlar.
Bizi dar zamanımızda yalnız bırakmazlar.
Ben önce Rabbime güveniyorum O'ndan bekliyorum O'ndan gelen herşeye razıyız,sonrada komşularıma ablam dediğim güzel insana ve eşine  güveniyorum...
İnşallah bu sıkıntımızı da Allah'ın izniyle doktorumuzun ve dostlarımızın yardımı ve sizlerin de duaları ile atlatacağız.
Şimdi sizlerden çok dua istiyorum...
Ellerinizi açıp eşime ve bütün hastalara dua eder misiniz?

Sağlıklı günler dilerim...

22.12.2010

EYÜP SABRİ TUNCER KAMPANYASI ve SİPARİŞLERİM



Hepiniz artık biliyorsunuz,bazı özel günlerde  Eyüp Sabri Tuncer kampanya yapıyor.
Geçtiğimiz kampanya dünya kadınlar günü veya anneler günüydü tam olarak anımsayamadım ama bir türlü kısmet olmamıştı katılmak.Bu sefer geçen  hafta bir arkadaşımızın blogunda kampanyayı görünce hemen zıpladım çarşamba günü verdim siparişlerimi .40 TLlik setleri 5.90 a indirmişlerdi,kaçırılmayacak bir fırsattı bizler için.
İlk kez kullanacağımdan kokularını bilmediğim için başta biraz tereddütlüydüm.Bu yüzden sadece 2 set sipariş verdim.Acaba nasıl bir koku gelecek diye heyecan içinde bekledim.
Elmanın her türlüsünü çok sevdiğim için red apple istedim birini diğeri ise pink blossom du.


Cumartesi günü ben evde yokken getirmişler.
Çok şaşırdım aslında bu kadar çabuk beklemiyordum çünki web sitesinde kargo süresi 7 gün de olabilir diye yazıyordu.
Pazartesi günü biraz işim vardı ve pek keyfimde yoktu o yüzden gidip alamadım ama salı günü sonunda kavuştum:)
Bu gün sabah ta sizler için farklı şekilde fotograflarını çektim ve hasret giderdim:)
ne de olsa bensiz kaç gün kargo da kaldılar:))

Sonuç olarak ben çok beğendim kokularını ve sizlerede tavsiye ederim.
Hala almadıysanız buraya tıklayarak hemen alın derim.
Bu kalite bu fiyatlara kaçmaz...
Hadi size de hayırlı alışverişler:)

19.12.2010

AKRADAŞ GEZMESİ ve ISPANAKLI KİŞ ve CEVİZLİ RULO

Bu hafta yemek kursu fotografları henüz elime ulaşmadı.
Ben de fırsat bulmuşken birikmiş arkadaş davetlerini yazıyorum.
Çok hoşuma gidiyor gittiğim dost sofralarını buraya eklemek,yazarken yine aynı günü ve mutluluğu duyuyorum.
Yüzümde kocaman bir tebessümle yazıyorum.
O günleri hatırladıkça hatta aradan geçen epey uzun zamanlarda sonra arşivime baktığımda aynı günlerin heyecanını duyuyorum.

İşte bu gün yazdığım bu davet de yine çok özel ve çok güzel davetlerden biri.
Geçtiğimiz gün birkaç arkadaş ortak bir arkadaşımıza gittik.
Çok uzun zamandır gitmek istiyorduk ama  bir türlü kısmet olmamıştı.
Nasip bu zamanaymış demek ki.
Uzun zaman derken gün-ay falan değil.Yıllardan bahsediyorum:)
Ev sahibi arkadaşımız diğer bütün arkadaşlarım  gibi çok becerekli çok hamarat ve çok yoğun.Onca yoğunluğunun arasında bizi evine kabul etti sağolsun,fazla birşey hazırlama dediysekte yine de zahmete girmiş,  çok da lezzetli mamalar hazırlamış.
Ellerine sağlık arkadaşım.


harika görüntüsüyle karışık yeşillik salatası


davetlerin olmazsa olmazı kısır


galeta ununa bulanmış kıymalı krep


ıspanaklı kiş


zeytinyağlı beyaz lahana sarması


cevizli rulo




ve büyük final aşure 

Herşey çok güzeldi hepsi de çok lezzetliydi aslında masanın görüntüsü çok güzeldi,fotoğrafını çekmek isterdim ancak biz masaya oturduktan sontra fırından sıcak sıcak ıspanaklı kiş geldi.O gelmeden masa tam olmadığı için ben de tek tek çektim resimleri.
Sizler için tariflerini almayı da ihmal etmedim tabii:)
Aaaa az kalsın yazmayı unutuyordum.Kısır bildiğiniz kısırlardan biraz farklı ev sahibi arkadaşımızın Van'lı bir arkadaşı yapmış.Çok lezzetliydi bayıldım tadına zaten kısırı çok severim.
Kısıra bir de sarımsak çok yakışıyor,normalde sarımsak sevmeyen ben bile sarımsak koyuyorum,nar ekşisini söylememe gerek bile yok sanırım herkes biliyor zaten.

Tariflere ıspanaklı kiş ile başlayayım diyorum ne dersiniz:)


MALZEMESİ:

Tart için:

100 gr. tereyağ
2 kaşık yoğurt
1 yumurta
yarım paket kabartma tozu
tuz
küçük bir çay bardağı kadar sıvıyağ
aldığı kadar un

İç malzemesi:

Yarım kilo ıspanak
kuru soğan
kaşar peynir
arzuya göre pastırma

Beşamel sos için:

2 kaşık un
2 yemek kaşığı tereyağ
2-2,5 bardak süt
arzuya göre 1 küçük kutu krema
(eğer krema kullanacaksanız süt miktarını azaltacaksınız)
kaşar peynir rendesi


YAPILIŞI:

Tart hamur malzemesini bir kaba alın ve güzelce yoğurun.
Yağlanmış fırın tepsisine düzgünce yayın.
Ispanaklı bol suyla yıkayıp ince ince kıyın.
Soğanları kavurun ve ıspanakların suyunu iyice elinizle sıkarak soğanların üzerine ekleyin ve harlı ateşte suyunu bırakmadan pişirin.
Ispanakların içine kaşar peyniri rendeleyin ve karıştırıp tart hamurunun üzerine yayın.
Arzuya göre pastırmaları dizin.
Üzerlerine hazırladığınız beşamel sosunu dökün ve fırınlayın.
Üzeri kızarana kadar pişirin.
Bir kenarda  kaşar peynir rendeniz hazır bulunsun servise yakın pişmiş kişimizin üzerine kaşar rendesi serpip tekrar kaşarlar eriyip kızarana kadar fırınlayın.
Fırından çıkarır çıkarmaz sıcakken servis yapın.


sırada cevizli rulomuz var.

MALZEMESİ:

Hamur için:

1 paket maya
2 su bardağı süt
1 su bardağı sıvıyağ
2 yemek kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tuz
aldığı kadar un
1 yumurta sarısı (üzerine)
İç malzemesi:

toz şeker
 tarçın
 ceviziçi


YAPILIŞI:

Hamur malzemesini bir kaba alın ve özlü bir hamur yoğurun.
Eğer hamur katı ama elinize yapışıyorsa biraz daha yağ ilave edin,sakın un eklemeyin,yoksa çok katı olur ve hamurda çatlaklar oluşur.
Yoğurduğunuz hamuru 2 ye veya 3 e ayırın.
Elinizin altında masa veya tezgahınızın boyunca uzatın.(eğer alanınız dar ise hamuru bir kaç parçaya bölerek bu işlemi yapabilirsiniz)
Merdane yardımı ile hamurun karşılıklı kenarlarından 20 cm olacak şekilde genişletin.
Tam ortasına önce toz şeker,sonra biraz tarçın en son da bolca ceviziçlerini serpiştirin.
Rulo haline getirin ve içlerindekiler dökülmemesi için iyice sıkın.
Sonra küçük parçalara dilimleyip tepside mayalandırın.
Üzerlerine yumurta sarısı sürüp fırınlayın.


17.12.2010

GÜZEL GEÇEN BİR GÜN DAHA ve ESRA'DAN AĞLAYAN PASTA

Yine geçtiğimiz haftalarda daha önce burada da çok bahsettiğimiz hatta yorumlarıyla da bloguma hayat veren yakın arkadaşımız Esra çağırmıştı.Öyle planlı programlı bir davette değildi.
Zaten yakın dostlar arasında öyle plan falan olmaz değil mi?
Aklınıza gelir ararsınız ve gidersiniz.

İşte yine böyle bir günde bize yine de çok nefis mamalar ikram etti sevgili arkadaşım.


 galeta ununa bulanmış peynirli börek
kanepeler
makarna salatası 
ve arkadaşımızın spesiyalitesi 
ağlayan pasta

 vardı.


Sürekli nette dolaşan bir mail vardı hepiniz de biliyorsunuzdur.
Arkadaşlık-dostluk farkı diye.
Orada şöyle bir madde vardı yanlış hatırlamıyorsam; -dost davetinize erken gelir-geç gider size yardım eder,arkadaş elinde hediye paketiyle gelir gibi.
O gün ilk önce ben gittim tabii,ona yardım ettim biraz yani kanepelerin kürdanlarını takmakla:))
Geç gelen ve erken kalkan ise Nuran dı ne güldük ama işte arkadaşlık-dostluk farkı diye:)


Ağlayan pastanın tarifine buradan yani ablamın blogundan da ulaşabilirsiniz.
Ama uğraştırma bizi yazıver derseniz ehh ben de sizi kıramayacağım için yazayım bari:)
Siz yine de sofraortusu.coma bir uğrayın ablamın nefis mamalarının tariflerine bakarsınız.

Artık gelelim pastamızın tarifine:

MALZEMESİ:


Kek için:

4 yumurta
1 su bardağı şeker
1 su bardağı un
1 paket kabartma tozu
2-3 yemek kaşığı süt
1 küçük paket kakao

Üzeri için:

1,5 su bardağı süt (üzerini ıslatmak için)
1 paket krem şanti + 1 su bardağı süt
1 paket çikolata sosu+ 2 su bardağı süt

YAPILIŞI:


Önce yumurta ve şeker iyice çırpılır.  
Diğer malzemeler de eklenerek karıştırılır.
 Tepsi tereyağıyla yağlanır, karışım dökülür ve fırına verilir.  
Piştikten 10 dakika sonra birkaç yerinden kürdanla delinerek üzerine 1,5 su bardağı oda sıcaklığındaki süt dökülüp ıslatılır.
Bir paket krem şanti 1 su bardağı sütle çırpılıp 10 – 15 dakika buzdolabında bekletilir. 
Sonrasında kekin üstüne spatula yardımıyla güzelce sürülür.
Üzerine  1 paket çikolatalı sos 2 su bardağı sütle hazırlanıp dökülebilir.
 Daha sonra çatal yardımıyla ebru desenlerine benzer desenler yapılır.

16.12.2010

DOSTLARIMIZLA GÜZEL BİR KAHVALTI ve KREMALI ELMA ŞÖLENİ (Oktay ustadan)

Efendim geçtiğimiz günlerde yani yaklaşık 2 hafta kadar önce komşumla birlikte bir arkadaşımıza kahvaltıya gittik.
Arkadaşımızın evinin nefiss manzarası eşliğinde güzel bir kahvaltı yaptık.
Biz ara ara buluşurduk evsahibi arkadaşımla, komşumla da daha önce benim evimdeki bir davette tanıştırmıştım.
Çok da beceriklidir arkadaşım...
Döktürmüştü yine...



Mavi ağırlıklı masamız


patateslerimiz

Aslında bir lezzet daha vardı ama onu fotograflamayı unutmuşum.
Sofraya oturduğumuzda o fırındaydı sonra sıcak sıcak geldi tabaklarımıza keşke fotografı olsaydı da onunda tarifini verebilseydim:(

Manzara güzel, masa güzel, dostlar güzel hele de sohbet güzel olunca tadına doyum olmaz bir gün oldu.
  

Bu unutulmaz günü oktay ustadan kremalı elma şöleni yanında da kahvelerimizle taçlandırdık.
Tatlı var ya muhteşemdi mutlaka yapacağım bende.
Çok ama çok hafif bir lezzet.

Artık tarifini vereyim değil mi:)

KREMALI ELMA ŞÖLENİ:

MALZEMESİ:

4 elma
yarım su bardağı toz şeker
su 
karanfil

Kreması İçin:

1 litre süt
2 çorba kaşığı un
1 çorba kaşığı nişasta
1 yumurta sarısı
1 paket vanilya
1 su bardağı tozşeker

İç Harcı İçin:

3 elma
1 çaybardağı ceviziçi
1 çay bardağı kuru üzüm
tarçın
1 paket petibör bisküvi

Üzeri İçin:

hindistan cevizi

YAPILIŞI:

Suyu bir tencereye alın.İçine toz şeker ve karanfil ekleyin.
Elmaların kabuklarını soyup ortadan ikiye bölün ve çek,rdek yataklarınıda çıkarıp tencereye alın.
Pişene kadar kapağı kapalı kaynatın.
Diğer tarafta kremasını hazırlayın.
Bunun içimn tencereye sütü,toz şekeri,nişastayı,unu ve yumurta sarısını alıp karıştırarak pişirin.
16 adet bisküviyi 2'şer 2'şer üst üste koyarak biraz aralıklı dizin.
İç harcı için elmaların kabuklarını soyarak rendeleyin.
Daha sonra içine ceviziçi,tarçın ve suda bekletilerek yumuşatılmış kuru üzüm ekleyerek karıştırın.
Bu harçtan iri toplar yaparak 8 bisküvi katının üzerine paylaştırın.
Lokum gibi yumuşayıp pişmiş olan elmalarıda tencereden alarak bu harcın üzerine kapatın.
Hazırladığınız kremayı iyice çırptıktan sonra elmaların üzerine dökerek en son hindistan cevizi serperek soğumaya bırakın.

Bize baştan elma olduğunu söylememişti tadına bakıp yorum yaptık üzerinde ki ananas mı diye.
Dediğim gibi çok hafif bir o kadar da lezzetliydi.
Bize unutulmaz ve tadı damağımızda kalan bir gün yaşattığı için sevgili arkadaşım A..... sana çook teşekkür ederim:))




YENİ YIL MİMİ

İşte yine bir mimle karşınızdayım.
Sevgili arkadaşım Dilekcem her zaman ki gibi beni unutmamış,çook teşekkür ederim canım daima beni hatırladığın için.
Mim yeni yıl mimi, biz müslimanların yeni yılı olan hicri yeni yılın ilk ayındayız zaten.
Ben cevaplarımı buna göre vereceğim.

Geçelim mimin sorularına:

1.Yeni yıla nasıl ve kimlerle girmek istersin?


Benim için yeni yıl hicri yeniyıl  demektir, zaten yeni yılın ilk günü sevdiğim arkadaşlarımla birlikteydim.

2. Yeni yılda neler yapmak istiyorsun?


Daha çok ibadet edip, bir müsliman olarak hal ve hareketlerime daha çok dikkat etmeği istiyorum.


3.Yeni yılda ne olursa mutlu olursun?


Kalplerimiz Allahü tealaya malumdur.
Kendimiz veya dostlarımız için yaptığımız duaların kabul olduğunu görmek beni çok mutlu ederdi sanırım.

4. Yeni yıla dair mesajın nedir?



Geçtiğimiz yıl benim için çok zor bir yıldı, bu yılın mutluluk ve huzur içinde sevdiğim birkaç dostum ve ailemle birlikte geçmesini istiyorum.


Bird de ben de bu mimi:

Tabi ki en yakın arkadaşım Tuğba ya


yeni bloggerımız çiçeği burnunda blog sahibi sinamru ya


ve sevecen e gönderiyorum.

Bu güne kadar hala mimlenmemiş olanlar da alabilir.

Bir de bu gün bildiğiniz üzre Aşure günü bu mübarek gün ile ilgili yazmış olduğum yazıya buradan ulaşabilirsiniz tabii bir de Aşure günü okunacak duayı okumayı da unutmayınız.
Gününüz hayırlı bereketli ve mübarek olsun.






15.12.2010

TEŞEKKÜRLER AKER

08.09.10. tarihinde Aker 2010-2011 yeni sezonundan çok beğenerek bir gömlek almıştım.
Bir kaç kez giydim en son  giydiğimde sırtında bazı yırtılmalar olduğunu farkettim.
Kurban bayramından önce aldığım yere Ümraniye Aker'e götürdüm.
Onlarda ürünü incelemeye göndereceklerini 15-20 gün sürebileceğini söylediler.
Geçtiğimiz günlerde beni arayıp ürünün incelendiğini ve istediğim herhangi bir ürünle değişiminin yapılabileceğini belirttiler.
Ben müsait olup gidene kadar indirime girmişler.
Gömleğimin yerine tam da havalar soğumuşken ihtiyacım olan mantoyu aldım.
Hem de indirimli fiyat üzerinden gömleğin parasını düştüler.
Şöyle ki : ben sezonda gömleği 79.90 tl ye almıştım.
Manto ise sezon fiyatı 379.90  veya 389.90 tl miş.İndirimde ise 272.90 tlye indirmişler fiyatını.
Gömleğin bedeli düşüldüğünde mantoya sadece 192 tl ödedim.
Şimdi gelelim neden teşekkür ettiğime:

Geçen yıl İpekyol dan sezonunda bir etek almıştım.Eve geldikten sonra bazı dikiş hatalarının olduğunu farkettim.Yaklaşık olarak 15-20 gün sonra iadeye götürdüm.Bu kadar kısa sürede indirime girmişler eteği iade edip yerine elbise almak istedim ancak bana,eteği sezon fiyatıyla aldığım için şu anda indirime girdiklerini bu sebeple elbiseyi indirimli fiyattan değil sezon fiyatına sayacaklarını söylediler.Çok şaşırmıştım itiraz etmiştim ama pek fayda etmemişti.Kös kös fazla para ödemek zorunda kalmıştım.

İşte bu nedenden ötürü Akerin indirime girdiğini öğrendiğimde  eyvahh yine mi zarar edeceğim diye baştan korktum ama çok şükür korktuğum başıma gelmedi.

Buradan bir kez daha teşekkür ediyorum AKER'e.
Zaten dış giyimde manto-pardesüde pek fazla seçeneğimiz olmadığı için genelde Aker'i tercih ediyorduk, ama şimdi daha bir gönül rahatlığıyla daha bir huzurla alışverişimi yapacağım.
Ve herkese da tavsiye ediyorum.
Biliyorum ki müşteri memnuniyeti ilk sırada.
Teşekkürler AKER...

14.12.2010

AŞURE GECESİ VE GÜNÜNÜN FAZİLETİ


Aşure günü ve gecesi

Muharrem ayının onuncu günü Aşure günüdür. Muharrem ayı, Kur’an-ı kerimde, kıymet verilen dört aydan biridir. Muharremin birinci günü oruç tutmak, o senenin tamamını oruç tutmak gibi faziletlidir. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Ramazandan sonra en faziletli oruç, Muharrem ayında tutulan oruçtur.) [Müslim]

Bu ayın en kıymetli gecesi de Aşure gecesidir. Allahü teâlâ, birçok duaları Aşure günü kabul etmiştir. Hazret-i Âdem’in tevbesinin kabul olması, Hazret-i Nuh’un tufandan kurtulması, Hazret-i Yunus’un balığın karnından çıkması, Hazret-i İbrahim’in ateşte yanmaması, Hazret-i İdris’in canlı olarak göğe çıkarılması, Hazret-i Yakub’un, oğlu Hazret-i Yusuf’a kavuşması, Hazret-i Yusuf’un kuyudan çıkması, Hazret-i Eyyüb’ün hastalıktan kurtulması, Hazret-i Musa’nın Kızıl denizi geçmesi, Hazret-i İsa’nın doğumu ve ölümden kurtulup, diri olarak göğe çıkarılması Aşure günü oldu.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Aşure günü Nuh aleyhisselamın gemisi, Cudi dağına indirildi. O gün Nuh ve yanındakiler, Allahü teâlâya şükür için oruçlu idiler. Hayvanlar da hiç bir şey yememişti. Allahü teâlâ denizi, beni İsrail için, aşure günü yardı. Yine Aşure günü Allahü teâlâ Adem aleyhisselamın ve Yunus aleyhisselamın kavminin tevbesini kabul etti. İbrahim aleyhisselam da o gün doğdu.) [Taberani]

Öteden beri Kureyş de, Resulullah da Aşure günü oruç tutardı. Medine’ye gelince de yine o gün oruç tuttu ve tutulmasını emretti.(Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud)

Medine’de aşure günü oruç tutan Peygamber efendimiz, Yahudilerin de oruç tuttuklarını gördü. (Niye oruç tutuyorsunuz?) diye sordu. Onlar da, (Allah’ın İsrail oğullarını düşmanından kurtardığı bir gündür, Musa bu günde oruç tuttuğu için) dediler. Resulullah efendimiz de, Müslümanların bugün oruç tutmalarının sebebini anlatmak için, (Ben Musa aleyhisselama sizden daha layıkım) buyurdu. (Buhari, Müslim, Ebu Davud)

Bugün yapılacak işler:
1- Aşure günü oruç tutmak sünnettir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Aşure günü oruç tutanın, bir yıllık günahları affolur.) [Müslim, Tirmizi, İ. Ahmed, Taberani]

(Aşure günü oruç tutan o yıl tutamadığı [nafile] oruçlarının sevabına kavuşur.) [Deylemi]

(Aşure günü bir gün önce, bir gün sonra da tutarak Yahudilere muhalefet edin.) [İ.Ahmed]

(Aşurenin faziletinden faydalanın! Bu mübarek günde oruç tutan, melekler, peygamberler, şehidler ve salihlerin ibadetleri kadar sevaba kavuşur.) 
[Şir’a]
[Yalnız Aşure günü oruç tutmak mekruhtur. Bir gün öncesi veya bir gün sonrası ile tutmalı!]

Peygamber efendimiz bir gün öğleye doğru buyurdu ki:
(Herkese duyurun! Bugün bir şey yiyen, akşama kadar yemesin, oruçlu gibi dursun! Bir şey yemeyen de oruç tutsun! Çünkü bugün Aşure günüdür.) [Buhari, Müslim, Ebu Davud]

Peygamber efendimiz, bugün bir hurmayı mübarek ağzında ıslatıp çocukların ağzına verirdi. Çocuklar, Resulullahın mucizesi olarak akşama kadar bir şey yiyip içmezlerdi. Bugün bazı hayvanların bile bir şey yemediği bildirilmiştir. Bir avcı, Aşure günü, bir geyik yakaladı. Geyik, yavrularını emzirip akşamdan sonra dönmek üzere, avcının izin vermesi için, Resulullah efendimizden, şefaat istedi. Avcı, geyiğin akşama kalmadan hemen gelmesini isteyince, geyik, (Bugün Aşure günüdür. Bugünün hürmetine yavrularımızı emzirmeyiz. Onun için akşamdan sonra gelmek için izin istedim) dedi. Bunu duyan avcı, geyiği Resulullaha hediye etti. O da, geyiği serbest bıraktı.

2-
 Sıla-i rahim yapmalı. Yani akrabayı ziyaret edip, hediye ile veya çeşitli yardım ile gönüllerini almalı. Hadis-i şerifte, (Sıla-i rahmi terk eden, Aşure günü akrabasını ziyaret ederse, Yahya ve İsa’nın sevabı kadar ecre kavuşur) buyuruldu. (Şir’a)

3-
 İlim öğrenmeli! Hadis-i şerifte, (Aşure günü, ilim öğrenilen veya Allahü teâlâyı zikredilen bir yerde, biraz oturan, Cennete girer)buyuruldu. Bu gece ilim olarak, ehl-i sünnete uygun bir kitap, [mesela İslam Ahlakı veya Tam İlmihal Seadet-i Ebediyye] okumalıdır. Ayrıca Kur’an-ı kerim okumalı, kazası olan kaza namazı kılmalı. (Şir’a)

4-
 Sadaka vermek sünnettir, ibadettir. Hadis-i şerifte, (Aşure günü, zerre kadar sadaka veren, Uhud dağı kadar sevaba kavuşur)buyuruldu. (Şir’a)

(Bugün aşure ibadet) diye aşure pişirmek günahtır. Aşurenin bugüne mahsus ibadet olmadığını bilerek, bugün aşure veya başka tatlı yapmak günah olmaz, sevap olur. Bu inceliği iyi anlamalı. Tedavi niyetiyle sürme çeken bugün de sürmelenebilir. Hadis-i şerifte, (Aşure günü ismidle sürmelenen, göz ağrısı görmez) buyuruldu. (Hakim)

5-
 Çok selam vermeli. Hadis-i şerifte, (Aşure günü, on Müslümana selam veren, bütün Müslümanlara selam vermiş gibi sevaba kavuşur) buyuruldu. (Şir’a)

6-
 Çoluk çocuğunu sevindirmeli! Hadis-i şerifte, (Aşure günü, aile efradının nafakasını geniş tutanın, bütün yıl nafakası geniş olur)buyuruldu. (Beyheki)

7-
 Gusletmeli. Hadis-i şerifte, (Aşure günü gusleden mümin, günahlardan temizlenir) buyuruldu. (Şir’a)
[Bu sevaplar, itikadı düzgün olan, namaz kılan ve haramlardan kaçan mümin içindir. Bunlara riayet etmeyen kimse, Aşure günü, bir değil, defalarca gusletse, günahları affolmaz.]

Hazret-i Hüseyin
, 10 Muharremde şehid edildi. O yüce imamın şehid edilmesi, elbette bütün müslümanlar için büyük musibet ve üzüntüdür. Hazret-i Ömer, Hazret-i Osman, Hazret-i Ali ve Hazret-i Hamza’nın şehid edilmeleri de, böyle büyük musibet ve üzüntüdür. Fakat, Peygamber efendimiz, Hazret-i Hamza’nın şehid edildiği günün yıldönümlerinde matem [yas] tutmadı. Matem tutmayı da emretmedi. Matem yasak olmasaydı, herkesten önce Peygamber efendimizin ölümü için matem tutulurdu. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Matem tutan, ölmeden tevbe etmezse, kıyamette şiddetli azap görür.) [Müslim]

(İki şey vardır ki, insanı küfre sürükler. Birincisi, birinin soyuna sövmek, ikincisi, ölü için matem tutmaktır.)
 [Müslim]

Kaynak : dinimizislam.com

Aşûre gecesi oruçlu bir mü’mine iftâr verene, Allahü teâlâ katında bütün Ümmet-i Muhammede iftâr vermiş, karınlarını doyurmuş gibi sevâb yazılır.” (Sadece Aşûre günü oruç tutmak mekruh olduğu için, bir gün öncesi veya bir gün sonrası ile beraber tutulmalıdır.)

Yarın yani çarşambayı perşembeye bağlayan gece Aşure gecesi,perşembe günü ise Aşure günüdür.

Şihabettin Sühreverdi hazretleri,bir kimse Muharrem ayının birinde okunan bu duayı aşure günü okursa o yıl ölümü mukadder olmaz.Ölümü mukadder olan bu duyı okuyamaz,demiştir.

Duanın türkçesi:

Elhamdülillâhi Rabbil-âlemîn. Vessalâtü vesselâmü alâ seyyidinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ecmaîn. Allahümme entel-ebediyyü'l-kadîm, el-hayyül-kerîm, el-hannân, el-mennân. Hâzihî senetün cedîdetün. Es'elüke fîhe'l-ısmete mineşşeytânirracîm, vel avne alâ hâzihin-nefsil-emmâreti bissûi vel-iştiğâle bimâ yukarribünî ileyke, yâ zel-celâli vel-ikrâm, birahmetike yâ erhamerrâhimîn. Ve sallallâhu ve selleme alâ seyyidinâ ve nebiyyinâ Muhammedin ve alâ âlihî ve sahbihî ve ehl-i beytihî ecmaîn.)

Orijinal metin:



kaynaklar: dinimizislam.com,
Mehmet Oruç 365 gün dua kitabı sayfa 245








13.12.2010

BELİŞLİ BÖREK

Görüntü çok tanıdık.
Kurabiyesi veya şerbetli tatlısı yapılıyor bu şekilde bu ise tuzlusu.
Ben ilk kez tatdım çok da beğendim iç malzemeyi değiştirerek dilediğiz gibi yapabilirsiniz.


MALZEMESİ:

HAMUR İÇİN:
1 su bardağı sıvıyağ
1 su bardağı yoğurt
2 yumurta(1'in sarısı üzerine)
1 kabartma tozu
1 tatlı kaşığı tzu
aldığı kadar un

İÇ MALZEMESİ:

3-4 adet patates
1 kuru soğan
200 gr. kıyma
biraz sıvıyağ
tuz,karabiber,kırmızı pulbiber

YAPILIŞI:

Soğan yemeklik doğranır sıvıyağda kavrulur,kıymada eklenip kavurmaya devam edilir.
Rendelenmiş patatesler de içine eklenir.
Baharatları da ilave edilerek karıştırılarak biraz pişirilir.
Hamur için bir yumurta sarısı ayrılır.
Kalan malzeme ile kulak memesi yumuşaklığında hamur hazırlanır.
Hamur 4' ayrılıp 20 dakika dinlendirilir.


Unlanmış tezgahta merdaneyle dikdörtgen açılır. 


Ortasına uzunlamasına patatesli harç konulup kenarları birer cm aralıkla verev kesilir.


Karşılıklı kenarlar üst üste gelecek şekilde kapatılır.


veya tek porsiyonluk olmasını istiyorsanız hamurdan küçük parçalar koparıp elinizle bastırıp yukarıdaki gibi de yapabilir
sonra rulo haline getirebilirsiniz.

Üzerlerine yumurta sarısı sürülür.
180 derecelik fırında kızarana dek pişirilir.
Dilimlenerek servis yapılır.