Merhabalar efendim,
Bir sahur sonrası daha sizlerle birlikteyim :)
Şaka bir yana gündüz gerçekten nete pek giremiyorum, ben oruçluyken asosyal biri olup çıkıyorum, bilgisayar gözümü alıyor, kayan yazılar başımı döndürüyor vs. vs. arada bir sadece twittera göz atıyorum onu da zaten çoğu ya cebimden ya ipadden bakıyorum.
O yüzden ben de blogcuğuma bir şeyler yazabilmek için sahuru bekliyorum.
Şimdi bu kısa giriş yazımızdan sonra gelelim bu postun konusuna :)
Pazar günü iftara misafirlerim vardı, bir önceki postta belirttiğim gibi dayımlar ve babamlar geldiler.
Bu evime ikinci kez iftara geldiler çok büyük bir eksiklik benim için, yani onları bir kez daha aynı evde ağırladım tühh :)
Dayımlarla her bir araya geldiğimizde bana: -Fatma sen hala aynı evde mi oturuyorsun? diyorlar.
Alıştılar artık benim taşınmama, bir evde en fazla iki yıl oturabildiğimiz için, bakalım bu evde ne kadar oturabileceğiz. :)
Bu salonda ki beylere hazırladığım dokuz kişilik masamız, hanımların altı kişilik masası içerideydi, onu buraya ekleyemeye gerek görmedim, zaten yeterince bol fotolu, uzun bir yazı olacak.
Fotoğraflar yine eşimden bu sefer kendisine çook teşekkür ediyorum, fotoğrafları kesip biçmeme gerek kalmadı, hepsi de çok güzeldi.
Hanımlara kırmızı masa hazırladım ve kırmızı şamdanları yaktım, beylerin masasına da bu uzun şamdanları koymuştum, kuzenim 5 yaşındaki Mervecik eşime -enişte içeride mumları yaktılar siz niye yakmadınız? demiş :)
Menüde:
İftariyelikler
Domates çorbası
Zeytinyağlı barbunya
Yoğurtlu patlıcan salatası
Çoban salata
Cornflexli tavuk
Fırında baharatlı patates
Patlıcanlı kıymalı börek
Şehriyeli pilav
vardı.
Tatlı olarak kuzenlerim Tayfur ve Murat'ın doğum günleri olduğu için onların istekleri doğrultusunda hazırladığım
Muzlu böğürtlenli saçaklı pasta vardı.
Bizim ailede genellikle iftar sofrasında çay hazır olur, bir yandan yemek yerken bir yandan çay yudumlarız, yani en azından abim ve ben öyleyiz :)
Bu sebepten çay seti yine beylerin yanındaydı, doya doya çay içebilmeleri için.
Bir şey itiraf edeyim mi size ?
Güya bu iftarı ben verdim ama sağolsun herkes yardım etti.
Annem pilavı ve böreği getirdi,
Gelinimiz ve becerikli annesi Cemile teyze trafiğe kalmamak için evden erken çıkmışlar iyi de oldu bana son anda çok yardımları oldu.
Kevser çoban salatamızı hazırlarken, Cemile teyze bir yandan patlıcan salatasını yoğurtladı.
Hepsine çoook teşekkür ediyorum yardımlarından dolayı.
Ya siz de güya bu blog sahibini pek hamarat bişey sanıyorsunuz, yok canım çok beceriksizdir aslında o, siz bilmezsiniz :)
Pasta kursuna giderken, aynı zamanda yemek kursuna giden bir arkadaşımızdan ders notlarını almıştık cornflexi li tavuk onların arasında vardı, arkadaşımız Tuna çok güzel olduğunu söylemişti.
Ne zamandır aklımdaydı yapmak, kısmet dayımlara imiş.
Gerçekten de çok lezzetli oldular, bu daha fırından çıkarmadan önceki haliydi, üzerinin biraz kızarması gerekiyor, ben son anda çekemem belki diye önceden çektim fotoğrafını.
Tarifini en kısa zamanda vereceğim.
Yapıp yapmamakta kararsız kaldığım fırında zeytinyağlı baharatlı patatesler, sonra iyi ki yapmışım diye düşündüm :)
Ve hepsinin tabakta ki halleri...
Servis tabaklarının hazırlığında yine yengelerim yardım etti, ben de rahat ev sahibi moduyla fotoğrafları çektim, eee blogger olmak hiç kolay değil :)
Böğürtlenli, muzlu saçaklı pasta.
Tayfur'cuğumun ve Murad'cığımın doğum günü pastaları.
Bir hafta önce piknik iftarında yine dayımlarla beraberdik, Murad'ın doğum günü diye pasta almışlar Koska'dan, bir hafta sonrası da yani bana gelecekleri günde Tayfur'un doğum günü kutlanacak yine pasta alacaklardı.
Ben de dedim ki, pastacının evine pasta girmez ben yaparım pastayıi hatta daha ileri giderek bundan daha iyisini yaparım dedim :)
Eşimde destekledi, evet çok güzel oluyor dedi.
Coşkun dayım da hadi görelim o zaman dedi ve muzlu böğürtlenli olarak sipariş verdiler.
Elimden geldiğince hazırladım pastayı ama bir itiraf daha geliyor :)
Bu güne kadar yaptığım en lezzetli pasta oldu, herkes çoooook beğendi, ben normalde meyveli pasta sevmememe rağmen ben de çook beğendim.
Böylece koska'dan daha leziz pasta yaptığımı kanıtlamış oldum :)
Tüüü tüüü maşallah diyoruz ama değil mi? :)
Aslında daha önce de bahsettim diye hatırlıyorum, ciddi ciddi davet menüleri ve pasta siparişleri alıyorum, aklınızda bulunsun. Web sitesi hazırladım bunlar için yakında ondan da bahsedeceğim.
Şimdilik bu kadar gevezelik yeter diye düşünüyorum, bu arada geri dönüp yazdıklarımı okuyunca amma da yazmışım dedim, ben uzun postlardan çabuk sıkılırdım ama çok özlemişim blogumu, eee sahur sonrası karnımız tok, keyfimiz yerinde haliyle çenemize vuruyor :)
Siz beni bir de gündüz oruçluyken görün, sesim çıkmıyor, fazla konuşamıyorum :)
Saati yine sabahın altısı yaptım, hadi şimdi bana müsade, bir kısmınız işe gitmek için kalkarken ben daha yeni uykuya dalacağım.
Ben sahur sonrası yazdım ama siz çoğunluk bu yazıyı gündüz okuyacaksınızdır, oruç oruç bu mamaları göreceksiniz, şimdiden hakkınızı helal edin.
Rabbim Cennet nimetleri yemenizi nasip etsin inşallah.
Kalın sağlıcakla.